kimsenin bir şekilde bana fotoğrafını bırakmasını sevmiyorum. bu kişiler gittiğinde elimde sadece fotoğrafların kalacak olmasından bu. kendime yediremiyorum. bir kartonun üzerine basılmış cansız yüzlerine alışamayacağım. bir arkadaşım " her şey çok gerçekken çok somut olmak sadece seni yıpratıyor. " demişti bir keresinde. beni ise şu an henüz yaşamadığım soyutluğun telaşı sardı. buna bir ayak uydurma şeklim yok, olmayacak da. zihnim içine mürekkep damlatılmış duru bir su gibi. mürekkebi ayrıştırmak imkansız.
Yorumlar
fotograflari ben de sevmem. fotografin sahibi gittikten sonra orada gülen yüzünü görmek.... bence sacma. kendimi üzmekten baska bir ise yaramiyor. hatiralari canlandiriyor. bir daha olmayacagini hatirlatiyor.
ben niye her şeyi yanlış yazıyorum veya neden bir şeyi yazarken aklıma gelen kelimeler elime ansızın vurup bu yanlışlar oluyor. şu düzenleme gelsin artık. arkadaşımın bahsettiği 'soyut olmak' idi. !!!
sakiiinnn
syntaxerror
@syntaxerror
8 yıl
fotoğrafları ben de sevmiyorum. sebebi ise 1-yapmacık 2-beyni tembelleştiriyor bence. en azından bende böyle bir durum var. yapmacık olduğunu düşünüyorum çünkü kaçımız fotoğraf çekinirken doğal olabiliyoruz, bir düşünün derim. ayrıca bir insanın fotoğrafına bakmaktansa onu hatırlayıp gözünün önüne getirmek daha güzel.
@syntaxerror doğallık konusu bambaşka, ama çoğunluk öyle. üzerine basmış olabilirsin :d