kayipgalaksi
birkaç ay önce hayallerimi para için satmıştım. şimdi şöyle soranlar olacaktır: nasıl yaptın bunu? anlatayım. öncelikle şuan 2. sınıfım ve okuduğum bölüm asla okumam dediğim sağlıkla ilgili bir bölüm. ve nefret ediyorum bölümümden. küçüklüğümden beri her zaman gazeteci, muhabir falan olmak istemişimdir. televizyonun karşısına geçer, dik durarak ve düzgün bir diksiyonla alt yazıları yüksek sesle okurdum. bir kelimeyi bile yanlış söylesem kendime kızar, düzgün okumaya çalışırdım. sonra bu zamanla edebiyata, sinemaya, psikolojiye falan kaydı ama içimde her zaman bir yerlerde vardı gazeteci olmak. geçen sene, okuduğum bölümün bana göre olmadığını daha ilk dersten anlamıştım. bende, sınava tekrar hazırlanmaya karar verdim. sadece kendimi denemek istemiştim ama eğer sonuç iyi olursa lys'ye de girecektim. sınava hiç hazırlanmamıştım ama ygs iyi geçmişti. sırada lys vardı. bu sefer sınava hazırlanacaktım. hazırlanmadım. sınavdan önceki gün koskoca osmanlı tarihini birkaç saatte özet çıkarmıştım. sonra birkaç tane test çözmüştüm. edebiyattan da birkaç test çözüp yatmıştım. ertesi gün yani sınav günü 6'da kalktım sosyoloji, mantık ve psikolojiyi bir kez okudum ve sınava gittim. sınavlarım çok çok iyi geçmişti. o kadar iyi geçeceğini beklemiyordum aslında. sonra ailecek sınav sonuçlarını beklemeye başladık. bu arada unutmadan ailem bana hiç ama hiç güvenmiyordu sınavdan yüksek alacağıma. sadece ailem değil en yakın arkadaşım bile sen yapamazsın dedi. yalnızca biyoloji hocam bana inanıyordu. o isterse her şeyi yapar, demişti. yani bir güzel gaza gelmiştim. kendime inandım. güvendim. çünkü sözel benim en iyi olduğum alandı. çalışmadan da başarabileceğime inanıyordum. o kadar kitap okuyordum, bu boşa gitmezdi. ve sınav sonuçları açıklandı. sonucu gördüğümde gözlerime inanamadım. sonuca tekrar tekrar baktım. ts 1-370, ts 2-360'tı. sıralamam da çok iyiydi. havalara uçmak deyimini gerçekte yaşamıştım. 370 aldım diye ordan oraya zıplıyordum. annemde tepkisizce bana bakıyordu. İnanmadığı her halinden belliydi. sonucu gösterdiğimde ne dese beğenirsiniz: başkasının sonucunu sana yazmışlardır. daha ne diyeyim. kendi annem bana inanmıyor. tabii sonra ne oldu. akrabalara, komşulara kızım sınavdan 370 aldı diye hava attı. arada birde, cevapları ak sakallı dede mi söyledi diye laf sokmayı ihmal etmezdi sevgili annem. bana güvenmediği belliydi. tercih zamanı geldiğinde ise şöyle düşünmüştüm: bu sene zaten son senem. gazi üniversitesine kaydımı yaptırırım, sonrada dondururdum. okuduğum bölüm bitince de ona devam ederdim. asında bu çevremdekilerin düşüncesiydi. çünkü okuduğum bölümden atanmak kolaydı ve atandığım zamanda iyi bir para alacaktım. ama para umrumda bile değildi. ben okumak istiyordum. sevmediğim işten kazandığım parayı ne yapayım ben? benim gözümde bir hiçtir o para. bundan dolayı direkt okuduğum bölümü bırakıp gazetecilik okumaya karar verdim. tercih için hocamın yanına gittim. adam sonuçları görünce, sen kendini yakmışsın keşke bir sene daha hazırlansaydın şimdi bundan çok daha yüksek alırdın dedi. ah hocam! annemi tanımıyorsunuz ki. ona göre sağlıkta hep iş var ve hiç açıkta kalmazmışım. tabii o zamanlarda aklım pek yerinde olmadığı için bende kabul ettim sağlığa gitmeyi. pişman olacağımı bilseydim gitmezdim. her neyse tercihlere gelecek olursak ilk sıraya yıllardır hayalini kurduğum gazi üniversitesi gazetecilik bölümünü yazdım. sonra ankara gazetecilik, İstanbul gazetecilik diye devam etti. sonuçlar açıklanmıştı. kazanacağımdan %100 emin olduğum için ilk sıraya yazdığım gazi üniversitesini kazanmıştım. hayalim gerçek olmuştu. o an benden mutlu kimse yoktu. yıllardır hayalini kurduğum, kimsenin yapacağıma inanmadığı şey gerçekleşmişti. daha ne olsun. daha o günden ankara'da kalacak yurt bakmaya başlamıştım. o kadar istiyordum gitmek. ailemde benim hala gaziyi dondurup okulumu bitirip sonra gaziye gideceğimi sanıyordu. ama bir gün açık açık söyledim anneme. ben senin yüzünden bu bölümde okuyorum. sen zorladın beni. ben bu işten nefret ediyorum. bana göre değil. staja lanet ede ede gidiyorum. sonra sen bana ne diyorsun kimse işini severek yapmıyor. banane onlardan. ben para için sevmediğim bir işi yapamam. ben gazeteci olacağım. kayıt tarihlerine yakın gazi üniversitesinin öğrenci işlerini aradım. sadece bilgi almak için. anlattım durumu. başka bir okulda okuyorum, bunu dondurabiliyor muyum diye. adam demesin mi aynı anda iki üniversitede kaydın olamaz diye. biri açık öğretim olursa olurmuş. o an beynim durdu işte. sonra gittim anneme anlattım böyle böyle diye. bunu bırakacağım gazetecilik okuyacağım dedim. o da dediki ne yaparsan. elindeki mesleği bırakıp okumadan da yapabileceğin şeyi seç. aferin sana. psikolojik baskınında bu kadarı yani. benim baskıya gelemediğimi, pes edeceğimi bildiği için alttan alttan lafını sokuyor. tüm gece düşündüm. her ayrıntısıyla. beynim bölümü bitir diyor. kalbim gazetecilik. yine yeni yeniden beynim bu savaştan galip çıktı. maalesef. beni bile ezdi geçti. ertesi gün staja gittim. yüzüm bir karış asıktı. neredeyse ağlayacaktım. zor tutuyordum. sonra arkadaşlarım soruyor ne oldu falan diye. başladım ağlamaya. herkesin içinde ağlıyorum. ben, ağlamaktan nefret eden insan herkesin içinde ağlıyor. konuşamıyorum bile. artık dayanamadım kaçtım gittim stajdan. yolda giderken bile ağladım. eve geldim, kendimi banyoya kilitledim yine ağladım. sonra kendimi sahile attım. yine ağladım. gerçekleşmesine bir adım kalmış hayalimi kendi ellerimle paramparça ettim. kendini hayallerine adamış biri nasıl böyle bir şey yapabilir? herkese hayallerinin peşinden git diyen ben, buna cesaret edemedim. sonra biraz sakinleşip eve geldim ve aileme dedim gazetecilikten vazgeçiyorum. bölümümü bitireceğim. sonra yine sınava girerim. sonra onlar demesin mi sen eğer çok istiyorsan oku. biz senin hep yanındayız. allahım çıldıracaktım resmen. daha dün bölümü bitir diye kafamın etini yediniz şimdi gazetecilik oku diyorsunuz. ne söylediğiniz belli değil. ben kararımı verdim. bölümümü bitireceğim. eğer atanırsam hem okurum hem çalışırım dedim ve konu kapandı. ne zaman gazi üniversitesini veya gazeteciliği duysam içim cız eder. kötü olurum. kararımdan pişman olur muyum olmaz mıyım bilmiyorum. İnşallah olmam. bu sene sınava yine gireceğim. ama bu sefer adam gibi çalışacağım. çalışırsam ve istersem yapacağıma inanıyorum. ama bir konuda çok seviniyorum. yapamazsın diyenlere çok güzel kapak oldu. çok mutluyum. bununla kendimi avutuyorum işte. biraz bende cesaret olsa her şey çok güzel olacak ama. İşte ondan bende yok. ama bu hayalimden vazgeçtiğimi göstermez. bu sene yine gireceğim. eğer olmazsa tekrar gireceğim. sonuna kadar deneyeceğim. İnanıyorum kendime.

Yorumlar

Gerekovic
iyi uykular zoraki :)