kayipgalaksi
İçimde bir huzursuzluk var. nedenini bir türlü bulamadığım. düşünmemi engelleyen bir huzursuzluk. sokakta virane gibi dolaşmama neden olan bir huzursuzluk. dalgınlıktan iki fincan türk kahvesi yapıp ikisinide tek başıma içmeme neden olan bir huzursuzluk. gri, yağmurlu bir günde ara sokaklarda yürürken ziyarete gelmişti bu garip misafir. habersiz bir şekilde, yanlış bir zamanda gerçekleşen bu ziyaret beni viraneye çevirmişti. duvarlarımda yer yer olan çatlaklardan gizlice geçip ulaşmıştı bana. duygularıma, hislerime, düşüncelerime hakim olmaya çalışıyordu. ve bunu yaparkende duvarlarımı yıkmaya çabalıyordu. gerçek beni gizleyen duvarlarım hasar görüyordu. soğuk, bu sefer kendimi iyi hissettirmedi. yıllardır geçtiğim o ara sokaklar beni istemiyordu sanki. yolun sonu hep kalabalık caddelere çıkıyordu. artık oraya ait olmadığımı söylüyorlardı. haklıydılar. eskisi gibi değilim. İçimde hayata karşı ilginç bir bağlılık oluştu. temelinde "okumak ve yazmak" olan bir bağlılık. siz ne kadar beni istemesenizde değerli ara sokaklar, ben kendimi o tenha, ıssız sokaklarınıza ait hissediyorum. kendimle dertleşmek istediğim zaman size sığınıyorum. bugün, olmayan derdi içime salıverdiniz, beni kovmaya çalıştınız ama olsun. ben vazgeçmem sizlerden. ve biliyor musunuz, o huzursuzluktan şimdi eser yok. İki fincan türk kahvesi, yanında çikolata ve kalemimle defterim bütün huzursuzluğu aldı götürdü. öyle bir götürdü ki şuan yazarken kendi kendime gülüyorum. İyiyim. gerçekten iyiyim. İlginç bir şekilde iyiyim. biraz düzensiz bir yazı oldu, farkındayım. bu durumu ikide bir değişen saçma ruh halime veriniz lütfen. mazur görürsünüz beni değil mi? siz ne değişik yazılar gördünüz. bu ne ki :d

Yorumlar

kayipgalaksi
hayır yapmadım ama düşünmüyor değilim :)