jackcarter
saat 22 16 suları. kahvemi yudumlarken düşünceler beni içinden çıkılmaz bir labirente soktu. bir yanım 3 ncü yılına girmiş bir adamın hayattan beklentisi diger yanımsa varlığa şükür şeklinde birbirni izledi. beklentilerim çölde saganak bekleyen bir arap kadar değil. sadece okuyacagım bir kitap yada kütüphane. yada bunların insan bedenindeki hali. konuşurken sonraki cümlesini merak ettigim zihinler. bunu okumaya üşenecektir pek çok kişi. okuyanda zaten bekledigim portredir. merak ediyorum varmı cevrenizde bir iki bişey içip herkesin bir köşede oldugu mantıklı sohbetler veya mantıksız ama kaliteli. ben bunu çok özledim . sosyalim ama çevre beni asosyallige yalnızlıga o kadar itmiş durumdaki artık alısmaya basladım sanırım

Yorumlar

lavinya
saat 01.09 suları. çayımı yudumlarken bi anda bu itirafı gördüm. genelde ilk cümleyi okurdum geçerdim eğer hoşuma gitmediyse. bunu okuyuvermişim işte. bir yanı 3. yılına girmiş bi adamın beklentisiyle dolu bir yanı varlığına elinde var olana şükrediyor gibi. beklentileri çölde sağanak bekleyen bir arap kadar değilmiş oysa ki. ya da o bunu öyle sanıyor. ya da beklenti içine girmektense geleni kabul etmeyi bilmiyor. sadece okumayacağı bir kitap ya da kütüphane. çok uzak değil sana bu iki beklentin de. ama insan bedenindeki hali pek de istediğin gibi olmayabilir. evet çoğu kişi üşenir bunu okumaya. ama okuyanlara da hemen beklediğim gibi bir portre gözüyle bakma. şu hayatta karşımıza ne çıkacağı belli olmaz sonuçta. çevrede sohbet edilecek çok insan var. bu insanın sohbeti ister sana mantıklı gelsin ister mantıksız. çünkü bazen senin doğruların bir başkasının yanlışıdır. sen yapılan her sohbetten bi tecrübe kazanmaya bak. çevrenin seni asosyalleştirmesine izin verme. sen böyle olmasını istiyorsan ol ama başkalarının zorlamasıyla bu hale gelmen biraz üzücü. sen de üzgün gibisin. bu yüzden yazıyorum. ve şunu unutma sen herkesten değerlisin.