database
depresif bir yazı okumak istemeyen direk geçebilir. bir enkazın içindeyim sırtımda buzul soğuğu ve yine kan çanağı oldu gözlerim. boş bakıyorum dünyaya. sebepsizce yaşıyorum ve bu boşluk hissi artıyor her geçen gün. daha da cüretkar oluyorum, umursamazlığım level atlıyor yine. uyuyamıyorum. yağmur sesini dinledim dün tüm gece başka hiç birşey yapmadan elimde kolayla yıldızlara baktım aptal gibi. bişey de düşünemiyorum. sadece akıp gidiyor zaman. boş yere uykusuz kalıyorum kimsenin görmediği bir yerde kimsenin bilmediği bir acı çekiyorum. sebepsizce kendime eziyet edip tüm gücüm bitene kadar aynı yerde durup zaman öldürüyorum. daha da kötüsü anlatacak bi hikayem yok. şuan delibal'ın efsanevi soundtrack'ini dinlerken yazıyorum bunları bir anda yükselen ritimler gözlerimin açılmasını sağlıyor ne yaptığını sorguluyorum daha hızlı yazıyorum daha bilinçli gibi oluyorum. sonra melodi yavaşlıyor sanki kan akışım da ayak uyduruyor. gözlerim kısılıyor nefes alışverişim nerdeyse yok kıvamında ve yine bir hüzün bulutuna dalıyorum. kendinize iyi bakın. mutlu olmayı öğrenene kadar uykusuz kalacaksınız. ve son olarak size bir soru ; gelmeyecek bir gideni, olmayacak bir nedeni beklediniz mi hiç? bir tek ben mi takılı kalmışım?

Yorumlar

ucuncunesilsaglikci
bence gercek sevgi gelmeyecek birini bekleyebilmektir,gelecek birini beklemek karşılıklı yapılan bişey sanki. gelecek birini beklemeyi herkes başarabilir mühim olan gelmeyeni bekleyebilmek.