helal be. kıllarımı iki aydır almıyorum yazan bir kadın arkadaşımızı da görebildik sonunda. aslında sonuna kadar desteklenmeli, insanlar ne istiyorlarsa nasıl rahat ediyorlarsa yapmakta özgürler, karışılmamalı insanlara, bazı er kişiler de gelmiş kusucam herhalde demiş. kusucam herhalde ne kardeşim, sen bi kendi bacaklarını aç bak ne kadar kıl var onu görünce kusuyor musun? ama yok, insanları olduğu gibi kabullenme işi yok, değiştirmeye belli bir kalıba sokmaya çalışılıyor. kusmak deyince aklıma geldi, john ruskin evlendiği gece karısının kasık kıllarını görüp çok şaşırmıştır ve cinsel isteğini kaybetmiştir diye bir efsane var. zihinlerde hep kaşlarından aşağıda kıl olmayan anadan üryan tüm vücudu kılsız kadın portresi var. neyse, geçenlerde de bu toplumsal normları yıkma çabasında olan bir çizerimiz fransa'da bir festivalde yaratıcı cesaret ödülü aldı. karikatürde bir kadın bacaklarındaki, kasıklarındaki, koltuk altlarındaki kıllardan arınırken ve sonunda da yatağa tüm vücudu kıllı bir erkekle girmiş olarak tasvir edilmişti. birkaç kareyle her şeyi çok güzel özetlemiş ramize erer, helal olsun.

ek bilgi: john ruskin'de tedavi edilemez bir iktidarsızlık sorunu olduğundan karısıyla 6 yıl cinsel ilişkiye girmemiş, karısını daha sonra bir kabinde ressam bir arkadaşıyla yalnız bırakmış (evet adam bunu yapmış, aşnefişne yapsınlar da bu evlilikten kurtulayım demiş herhalde) akabinde karısıyla boşanmış, karısı da o ressamla evlenmiş.

toplumda bir kadın portresi çizilmiş ve bana göre çirkin yani güzel olmayan kadın yoktur kendine bakmaya kadın vardır eğer bir kadın kendine bakarsa emin olun herşey değişir kendine bakmak herkesle aynı olmak değildir

5 yorum daha var, göster