Дан БилзЭрхан
avrupa’da bir kadın kansere yakalanmış ve ölmek üzeredir. doktorlar onu tek bir ilacın kurtarabileceğini söylerler. İlaç o şehirde bir eczacının bulduğu bir tür radyumdur. eczacı ilaç için maliyetinin on katı olan 2000 dolar fiyat istemektedir. kadının kocası heinz tanıdığı herkesten borç isteyerek ilaç parasının yarısını toplayabilmiştir. heinz eczacıya karısının ölmekte olduğunu söyleyerek ilacı kendisine satmasını, paranın geri kalanını daha sonra tamamlayacağını söyler. ancak eczacı “hayır, ilacı ben buldum ve ondan para kazanacağım” diyerek ilacı satmayı reddeder. heinz, ilacı çalmalı mıdır? neden? yorumlayınız...

Yorumlar

and he lived happily ever after
1.si ilacın parasını devlet neden karşılamıyor, bu avrupa ülkesinde sağlık sigortası yok mu? 2.si hollanda'da asgari ücret 1500 euro falan, bu adam 2000 doları nasıl ödeyemiyor? 3.sü hadi bu adam fakir, 2000 dolar verebilecek kadar parası olan nasıl hiç akrabası olmaz ya da eşinin akrabası anası babası olmaz, arkadaşları olmaz ki? bir ana kızının yaşaması için yeri yurdu satmaz mı? ana falan yok diyelim bunlara miras olarak yer yurt da mı kalmamış satmaya?

çözüm yollarına gelirsek hiçbir yerden bulamadıysa gitsin bankadan kredi çeksin, hadi kredi alamadı; malum bu adam herhalde çalışmıyor, evi de kiradır hatta eşyaları da onun değildir satacak malı mülkü arabası yoktur, 2000 doları tamamlayamadığına göre. kanser hastalıklarıyla ilgili vakıflara başvurabilir yardım için mesela. diyelim bu heinz ulm'lü, yok mu oralarda ulm'lüler kıraathanesi falan, kendi hemşehrilerinden yardım istesin (!). onlar da yardım etmedi, pazar günü ayin çıkışı kilise önünde dilensin hiçbir şey yapamıyorsa (!). o da olmadı böbreğini satsın (!). çözüm yolları çok yani, çalmamalı. çaldığı zaman yakalanma içeri atılma riski de var, ama diğer çözüm önerilerinde böyle bir risk de yok. gereksiz aksiyon yaşayıp da işleri daha sarpa sürmesin, adam olsun akıllı olsun bu heinz.