ceyrekmuhendis
bu yazıyı yaklaşık 10 dakika önce çok sevdiğim bir tiyotrocunun postunun altında okuduğum bir yazı sayesinde yazıyorum.. burada da belirtmek istedim. yaşadığım, hissettiğim ama bir türlü dile getiremediğim düşünceleri öyle güzel anlatmış ki.
çevremde gördüğüm ve tanıdığım erkeklerde farkettigim tek nokta var. ekonomik bağımsızlığı elinde, gelecek kaygıları daha az olan, kendine güvenen, ne istediğini bilen, ayakları üstünde durabilen, özellikle yıllardır alıştıkları "önce erkekler adım atar" klişesini yıkıp geçen kadınlarla karşılaşınca korkuyorlar. çoğu daha 1.ayda "biz şimdi neyiz? " diyip evlenmekten bahis açan kadınları gördükçe konuşmaktan, yüzleşmekten, yanlışı göstermekten çekinmeyen, kendi doğruları olan, yönetmeye alışkın bünyelerinde ters etki yaratan yeni nesil kadınlarla kendilerini akışa bırakmakta zorlanıyorlar.
beyler haklı. yıllarca saçma sapan kaprislerimizle, karşılıksız almaya çalışan zihniyetlerimizle, evin direği misyonunu yüklememizle adamları bunalttık. şimdi karşılarına geçip kurban psikolojimiz olmadan, mertçe ilişki yaşamak istediğimiz de aynı adamlardan "kafam karışık" cümlesini duyuyoruz. alışık değiller çünkü "bizlere bir gelecek saglayabileceklerinden" emin değiller. İhtiyaç da yok zaten.
beyler nacizane tavsiyem rahat olun. bu kadınlar sizi domestik şekilde sömürmek derdinde değiller. paranızla ilgilenmiyorlar. evliliği sosyal bir başarı olarak görmüyorlar. sakin olun ve yaşayın. her şey doğru günü, zamanı geldiğinde konuşulur. egolarınızın korkularına, gurur oyunlarına, elalem ne der tasalarınıza kulak asmayın....

Yorumlar

anonim
güçlü kadınların hastasıyım. ekonomik bağımsızlık, tripsiz, kendi ayakları falan. o değil de baylar niye korkuyormuş. kulak zarına tedavi gibi bu dediklerin gardaşım..