Nobume
salonun yarısının rizeli yarısının erzurumlu olduğu düğünde neden ankara'nın bağları çalıyor? İnsanlar böyle yüksek seste birbiriyle konuşmayı nasıl öğrendi? mutlu olamadığım bir sevgililer gününde kulaklarım neden kalbimden daha çok acıyor?
malifalitiko
bilenler bilir, 2.5 yaşında kızım, henüz 1 aylık da oğlum var. evde çok ciddi kıskançlık vakaları yaşanıyor ve ben istisnasız 1 aydır uyku uyuyamıyorum. sabahları işe giderken kırmızı ışıkta uyuya kaldığım oluyor. İş arkadaşlarım masa başında horul horul uyuya kaldığım videolarımı çekiyorlar. ben orhan babanın dilenci şarkısını kendime uyuyorum pardon uyarlıyorum. uyumamak zordur, uyuyamamak zordur, uyutulmamak zordur, uyudum ama uyuyabildimmi ? bilemiyorum. bir dilencii, evlatlarından uykuu dilenen, her fırsatta uykusundan edilip gülüp alay edilen. dünya boştur lo. ben gidim de yener çevik'ten hasta işi şarkısını dinliyim sitenin hareketli olduğu günlerde açılan canlı yayınları hatirliyim bari
malifalitiko
yanlış bilinen şarkı sözleri ile alakalı durumumu sizlerle paylaşmak istiyorum ; "dışarıda deli dalgalar kirpi duvarları yalar." doğrusu bildiğiniz üzere "gelip duvarları yalar" olmalı. yanlış anladığım kısmı anlamlandırma mantığım ise şöyle : şimdi bizim köyde evler ahırlar vs hepsi taştan yapılma (erzurum köyleri 99-2000 li seneler). akşamları ahırda kirpi görüyordum. kaçınca taş duvara doğru gidiyor deliklerden yuvasına giriyordu. durum böyle olunca kirpi duvarları yalar mantığına buradan ulaşıyorum. ve itiraf ediyorum doğrusunun gelip duvarları yalar olduğu gerçeğini öğreneli 5-6 sene ancak olmuştur
lovebombinggaslightingryangosling
ilk yılımda tüm kulüplere gireceğim çok sosyal olacağım sınavlar zaten kolaydır ilgimizin olduğu konular sonuçta artan zamanla da almanca fransızca İspanyolca opsiyonel çince öğrenirim kafa rahat spora da yazılırım vücut falan yaparım sürekli partileyeceğim herkesle arkadaş olacağım beni herkes sever zaten niye sevmesinler bir de iş bankası klasiklerini bitirmek lazım ben zaten rus edebiyatı çok severim bir sürü paltom var 👍👍👍
thor
konserler bedava olduğu için mi bu kadar kalabalık? bizim insanımız bedava olan şeyleri görünce neden kan kokusu almış köpekbalığı gibi üşüşüyorlar? bezer bir örnek ise bayramlarda toplu taşımanın ücretsiz olduğu zamanlar. 19 mayıs akşamı tramvayın içine pirenin bile giremeyeceği boşluğa binmeye çalışan insan gördüm. belki psikolojik olarak zaten aşırı pahalı bir ekonomiden dolayı insanlar ücretsiz şeylere sahip olabilme isteği yüzünden böyle davranıyorlardır. ama hayat pahalılığından şikayet etmeyen insanların bedava şeylerin dibini sıyırmak istemesi daha büyük bir psikolojik sorun değil mi? ama asıl yapmak istedikleri şey -bence- o konserde olmak, olduğunu sosyal medyada paylaşmak ve o anı yaşadığı için övünüp diğer insanlar tarafından övülme/beğenilme isteği. şuanki z kuşağı teknoloji ve sosyal medyayla iç içe doğduğu için onlarda bu sıradan bir davranış şekli olabilir. ama 30 yaş üzeri insanlar sosyal medyanın olmadığı dönemlerde her giydiği kıyafeti her yediği yemeği her yaptığı sporu etrafındaki insanlarla şuanki kadar çok paylaşıyor muydu? bilinen en eski "story" modası sanırım msn'deki durumum adlı bölümdü. onu bile güncellemeyen insanlar nasıl günde onlarca story atar hale geldi? ve son olarak olan bayülgen'nin dediği gibi "bu ülke 3 tarafı denizlerle çevrili koca bir akıl hastanesidir."
Ssoryy
ağır depresif olduğum zamanlardaki en büyük saflığım üzgün görünen insanlar ile muhteşem bir empati sağladığımı ve bu yüzden çok iyi anlaşabileceğimi düşünmekti.sonuç olarak facebook da iç karartan paylaşımlar yapıp hayatın ne kadar boktan olduğunu falan söyleyen bir kızla tanıştım.biraz mesajlaştıktan sonra kızın ağır sorun olarak gördüğü şeyler komiğime gitmeye başladı. aslında görkemli bir hayatı hak ettiğini ama ailesi ve bazı durumlar yüzünden yaşayamadığını falan gibi şeyler anlatıyordu.erkek arkadaşı onun duygusal yapısını anlamıyormuş filan. sonra kendi sorunlarımı düşündüm aslında benimkilerde farklı sayılmazdı bir cümle ile ne kadar derin acılar çektiğimi ifade edebilirmiydim ki? yazdığım şeyleri okuyunca kız muhtemelen benim gibi hissedecekti. sahip olduğu iyi-kötü özellikleri ve hatalarını kabul edememekten doğan kuruntular. İkimizin de ortak noktası buydu. İlginç şekilde bu mesajlaşma olayından sonra bir şeylere üzülme eğilimim azaldı. hayatımda geçirdiğim en saçma kişisel gelişim budur muhtemelen :d
King
online eğitim isteyip uygulamalı dersi olduğu için okula gidecek arkadaşlarımız için sizi 1 dakikalık saygı duruşuna davet ediyorum🙂😂
Sanatçı
hayatımın kimin nerede olması gerektiğini en iyi bildiğim dönemindeyim. kafamın ve kararlarımın en net olduğu, kalbinden ve sevgisinden emin olduğum insanlarla beraber olduğum bir döneminde. her şey en kötü haliyle bile çok güzel geliyor böyle olunca. sıfır şüphe ve belirsizlik.
Sanatçı
kusur, benim imzamdır. bir ismim olduğu sürece bir kusurum da olacak !
Sunset✔
soru kısmında da sordum. acil olduğu için erken görülsün diye buraya da atmak istedim.

arkadaşlar harita bölümü okuyanınız var mı? tanıdığı olan da olur. lütfen yardımcı olur musunuz?
👑 Ef.
@thor 'un konyalı kuzeninin sahip olduğu marka thorku
thor
@magicmushroom 'un delilik şovu yapan komşusu manik show room.
ikarus✨
akşamın bu saatinde @admin ve @mayk ile oturduk "kıvanç" kelimesinin kökünün ne olduğunu tartışırken "kıvanmak" diye bir kelime olduğu öğrendim. sizce "ödünç" kelimesinin kökeni de "ödünmek" midir?
King
şeytanin evİne yaptiğim yolculuk (resİm yaşadiğim olayda bahsettİğİm otelİn gercek resmİ)
6 yaşımdayken erzurumdaydım.orada şehri tam tepeden gören palandöken dağında bulunan üçgene benzer devasa bir otel vardı.İsmi palan oteldi.o zamanlar televizyon yaygın değil telefon sabit hatlarla sağlanıyordu.bu ortamda büyüyen çocuklar olarak sürekli bu oteli görürdük.gösterişli yapısıyla hakkında hayaller kurmamızı sağlardı.birgün babamla konuşurken onu bıktırana kadar o binanın ne olduğunu sorup canavarların yaşadığını söyledim.babamda sonradan anladığım üzere şaka amacıyla orası şeytanın evi devler ve başka varlıklar yaşıyor dedi.tabi benim bu olayı ciddiye aldığımdan habersizdi.mahallede beraber oynadığım 3 arkadaşımı da şeker cips altın var diyerek otele yolculuğa çıkmaya ikna ettim.aramızda anlaştık.her sabah kahvaltıda yediğim patatesleri ekmek arasına koyup sakladım.ailelerimize oyun oynayacağız diyip erkenden yola çıktık önümüzde büyük kısmı düz arazi olan biryol olduğu için yürümeye devam ettik hepimiz tedirgindik.yolda arkadaşlarımla topumuzuda aldığımız için ma yaptık.ancak süreyi uzattığımızın farkında değildik.hava kararma belirtileri gösteriyordu.arkadaşlarım geri dönmek istediler.ancak buraya kadar gayret ettik oraya varınca istediğimiz herşeye sahip olacaz diye ikna ettim.elimdeki çubukla önde ben arkada onlar yola devam ettik.devamı yorumda
Uyku
dün akşam birinin, birisiyle maçı vardı. normalde futbolla aram yoktur ama denk geldim, yemek yerken biraz izledim.
dikkatimi bir şey çekti, kamera yukarı çıktığında turkcell'in logosu ile birlikte "türksporu" yazmışlardı.
oyuncular içerisinde ancak bir tane türk ismi duyabildim. kamera taraftarlara yakınlaştırıldığında şok oldum; taraftarların olduğu yere file çekmişler.

şimdi sizlere soruyorum, türk futbolu bu mu? türk sporu bu mu?
mimarlique
yıllar sonra ruhsuz ve zoraki olarak, son kalan dersimin sınavına gireceğim için, dersin yaklaşık 500 sayfa notuna bir miktar(10 dk) göz gezdirdim. dersi ana kampüste alıyor olmam, sınavın amfide olacak olması, alıştığım sınav düzenin bir miktar dışında olsada kopya çekerken zorlanmayacağımı düşünüyorum. 1 senemin bağlı olduğu derse 10 dakikayı çok görüyorken, bu bir kaç cümle için, dün başladığım yazma serüvenini şuan sonlandırıyorum. 00.00 kimileri için sadece bir saat, kimileri içinde dün ile yarın arasında bir bugün esamesi ve 00.01 artık bugünü yaşama vakti, kendinize iyi bakın gününüz güzel geçsin :)
theseus
nusaybin’den herkese selamlar. şartlar çok iyi sayılmaz ama kötü de değil. allah devletimize zeval vermesin. yaralı askerlerimizin iyileşmesi için herkes seferber oluyor. sınıra yakın noktalarda devriye atan askerlerle birlikte bizde bulunuyoruz. taciz ateşleri yaralanmalar olur diye. basit taciz atışları oluyor ama bizim görevli olduğumuz yerde çok şükür yaralanma olmadı. piyade ve jöhler ile aynı yerdeyiz. askerimizin morali üst seviyede. çay demliyorlar gece nöbetteyiz diye bize getiriyorlar hocam lütfen alın içiniz ısınsın bize derman olmaya geldiniz diye. saz çaldı bir arkadaş çok eğlendik türküler filan. sonra mermi ve havan sesiyle onlar silahlarını biz sağlık ekipmanlarını alıp hemen kontrollü bir şekilde komuta merkezi ile iletişime geçip sahaya iniyoruz. terör örgütünün çekilmesiyle birlikte biraz daha sakin. taciz ateşleri dışında sivillerin ve askerlerin olduğu yere havan düşmedi. türk kızılay’ı ile de sürekli iletişim halindeyiz. sivil halk da askerine kan vermeye yardım etmeye sürekli geliyor. bir sürü kamera ve İha ile sürekli etraf izleniyor. umke ekiplerimiz de asker düzeninde takip mesafesini koruyarak anında yardım gereken yere intikal ediyor. güzel samsun’a çok selam. bugün pazar bizim yerimize de kıymalı pide yiyin :)
Mona lisa
bir daha gamze bir yüz kusurudur deyip karşımda uzun uzun anlatan biri olursa uçan tekme atmayı düşünüyorum. karşımdaki kişinin anlatmasını dinliyorum. uzun uzun yüzümde bir kusur olduğunu bana inandırmaya çalışıyor. cümlesi bittiğinde yıllardır yüzümde olan şeyin adını ve nasıl oluştuğunu biliyorum. evet bir kusur deyip geçiyorum.hayır böyle diyorum ama ben seviyorum ve memnunum. kimsenin ne dediği önemli değil. ama böyle olunca sinirlerimi bozmuyor değil. birde daha da ayrıntıya giriyorlar ya bitiyorum orda. sen demesen ben bunu asla öğrenemeyecektim çok teşekkür ederim demem bekleniyor. ve cümlenin sonu ama çok güzel, sana çok yakışıyor. sakın yanlış anlama demezler mi🤦‍♀️İyi niyetli olunabilir, ama az mantıklı olsalar, gelmişim 20 yaşına bunu bilmiyor olamam normal olabilir mi. bir arkadaşım ilk kez şöyle böyle diye, böyle bir konu geçtiğinde birşey demeden geçtiğinde ona bunu sormadığı için teşekkür ettim. bu şey gibi senin gözlerin mavi, senin boyun kısa, senin çok fazla kiloların var...ama sana yakışıyor vs. ya mavi göz ne kadar güzel birşey insanlara yakışıyor. ama bunu şöyle söyleyen insanlar yok var . '' mavi gözlör aslondo rengsizdörr. '' adamın gözü mavi yada değil ne fark eder. İllâ da söylemen mi lazım.çok güzel de geç. görme engelli birinden dinlediğim bir konu var, sen nasıl görme engelli oldun? doğuştan mı sonradan mı diye. İnatla öğrenmeye açıklamaya çalışıyor. bu adamın gözleri görmüyor ne fark eder önce mi sonra mı eden adamın üstüne gidiyorsun. İnsanları olduğu gibi kabul etmemiz gerektiğini anlayamıyoruz ve gereksiz üstlerine gidiyoruz. fiziksel özellikler seçilebilen birşey değil. hepimiz farklıyız, farklı özelliklerdeyiz.bizi biz yapan etkenlerden biride bu.
Ssoryy
depremlerin günah kaynaklı olduğu doğru olabilir.


King
samsun'a geldiğim zaman atakum'dan bahsetmişlerdi hep ancak cumhuriyet caddesi daha canlı geldi avm adliye cafeler bandırma vapuru gibi tarihi yerler hep bu çevrede toplanmış durumda ara sokaklarda göçmen sorunu var tabiki caddenin olduğu bölgeyi söylüyorum atakum biraz fazla sakin bide plajı güzel sizin düşünceleriniz nedir acaba?
👑 Ef.
facede 40+ kadınların üye olduğu çiçek gruplarına üyeyim çiçeklerimizi paylaşıp birbirimizi layklıyoruz..

Selam Ziyaretçi

Gördüğüm kadarıyla henüz giriş yapmamışsın! Lütfen giriş yap, bekliyorum :)