öğretmen

anonimuser789
anonimuser789 @anonimuser789
kişideki istendik davranış değişikliğinde rehber kişi.

mesleki bilgilerinin yanında güncel bilgilerle de donanımlı olmak zorundasın.

öğretmen olarak yetişirken hedef kitlen bellidir, ona göre şartlandırılırsın fakat kültür ve sanat okulunda ise hedef kitlen hiç de umduğun gibi çıkmaz. öğrencilerin senden büyüktür, aralarında cerrahlardan tutun savcılara kadar statü sahibi insanlar vardır. bu insanların egosunu delip, onları öğrenme psikolojisine sokabilmek için serengeti düzlüklerinde egemenlik mücadelesi veren genç aslan gibi dirayetli olmalısın.

mesain bitince işin bitmez, whatsapp'tan ödevini atanlar, kurduğu cümlenin doğruluğunu teyit etmek için arayanlar...

keşke her şey fakültede öğretildiği gibi olsa dersin, materyali seç, yöntem ve tekniğe göre uyarla, anlat git. ama öyle olmuyor işte, öğrenme eksikliğini göre göre geçemiyorsun bir sonraki derse.

bilhassa yabancı dil öğretiminde somut ürün görünmesi gerekir, yazmak, konuşmak, dinleme-anlama, okuma-anlama gibi. 10 kişiden bir kişide bile bu beceri gelişmiyorsa kendini sorumlu hissedersin, oysa bilirsin dilsel zekanın herkeste eşit olmadığını ama nafiledir.

tüm bunlara rağmen her ne olursa olsun ailen olarak görürsün onları, başarısız olsalar da arkalarında durursun.

en güzel tarafı ise onların da senin çabanın farkında olmasıdır ve sana değer vermeleridir. yoksa vallahi çekilecek dert değil bu öğretmenlik.

hayaller şubat tatili hayatlar seminerler, fuarlar..
anonimuser236
anonimuser236 @anonimuser11
ters düştüğü öğrencisinin arkasından sallayan öğretim görevlisi değildir.

gittiğim dershanede bir hocamız kız öğrenciyle tartışmış ve aşağıda sinirli sinirli sigara içerken kız hakkında o*ospu, kev*şe gibi sıfatlar kullanmıştı. ki kız yüzde yüz haklıydı. hoca öğrenci ilişkilerine gereğinden fazla burnunu sokan bir insandı. kız da doğal olarak müdürün yanında hocaya bundan rahatsız olduğunu belirtmiş. zaten hoca atıldı sonra dershaneden geç bile kalmışlardı.

bir de bu adamın iki tane çocuğu var düşün. bu zihniyet çocuk yetiştirecek. hadi bu adam kaç yıllık “öğretmen” eski kafalı da çiçeği burnunda olup aynı iğrençliği yapan “öğretmenler” de var.

bir de sorsan bunlardan iyi öğretmen yoktur. bayılırlar sağda solda ben şöyle öğretmenim, böyle öğretmenim demeye. (bkz: bsg)
Akay
Akay @akay
"elbirliğiyle itibarı yok edilerek, bugün beş kurşun ile öldürülen meslek"
okulda arkadaşlarına eziyet et, sırf kuralları uyguluyor diye öğretmeni bıçakla hatta okula silah getir başka öğretmeni vurup öldür, sessiz olman için seni uyaran öğretmeni annene babana şikayet et gelsin onlar benim çocuğuma diye başlayan salakça bir cümleyle öğretmeni dövsün hatta o öğretmenlerden biri hamile olsun. büyü ama beynini nerede pislik var onlarla ilgilendir hastanede işine gelmeyen bir durumla ilgili doktor ya da hemşire döv hatta onları da öldür. sokakta senden rahatsız olan birini hissedersen onları da döv. bu ne ya? gerçekten bakın akıl alır gibi değil bu ne? benim çocuğum mükemmel, ben zaten mükemmelim diye diye boncuk gibi yetiştirebileceğiniz çocuklarınızı kendini dokunulmaz sanan ve dünya üzerinde başka eşi yokmuş gibi hareket eden insanlara(!) dönüştürdünüz ya. bütün bunlar olurken kimsenin hiçbir şey yapmıyor olması, bütün ruh hastalarının ortada geziyor olması ciddi anlamda rahatsız edici bir noktaya ulaştı. evde kendi çocuğuna tahammül gösterip bakamazken okulda pohpohlanmasını bekleyemezsin. İğrenç bir dönemdeyiz ve düzelme ihtimali bile kalmadı benim gözümde. yarın öbür gün bir çocuğum olursa allah sizden ve sizin çocuklarınızdan korusun. öğretmenlik mesleğini bu hale getiren, itibarsızlaştıran kim varsa da allah bildiği gibi yapsın, geldiğimiz noktaya bak çok yazık.