yektane
arkadaşın gazabına uğradım. bulunmak istemediğim bir yerde bulunmak zorundayım. allah'ım sen yardım et, kazasız belasız atlatalım bunu da. arkadaşlar dua edin..😒
yektane
valiz hazırlamak ne kadar zormuş tekrar anladım. niye bu kadar cok sey biriktiriyoruz diyeceğim de kitaplarım zaten bir valizi kapladı.. yıl olmuş 2015 hala ışınlanma yok. :(
yektane
bütlerin hala bitememesinden dolayi 1 hafta fazladan buradayım. omü seni sevmiyorum desem yeridir.. tamam büte kalmak benim hatamdi. ama yok bi daha kalmak mı? allah korusun.. bayramda dekanın elini öpeceğimden korktum bi an..
yektane
bazen anlayamıyorum insanları, kendimi. ya sen onun sınavı var, bak çok önemli onun için diyip sesini çıkarmıyorsun bazı şeylere. ne bileyim, ailesinde sıkıntı olmuş, gitmeyeyim üstüne diyorsun. ya dur şimdi, üstüne bir de sen gidip sıkma canını, bırak sınavlarına çalışsın diyorsun. ama o sevdiğin insan seni düşünmüyor. bunu ona söyleyince "nankör" sıfatını koyuyor isminin önüne. "anlayışsız" diyor. ben mi? diyorsun. bu sefer de anlayış gösteriyorsun ama sonra yüzüme vuruyorsun diyor. haklı olabilir tabi. madem anlayış gösteriyorum, susmam lazım?..
e sonra ne oluyor? benim sınavlarımın geldiği zaman burnumdan getiriyor. kalkıp ne dese beğenirsiniz? :) "sen derslerine odaklan lütfen " derse odaklanacak kafamı bırakmışsın sen insanda?
bütler başlayacak, son iki üç gün kalmış. "ben seni sevmediğime karar verdim, özür dilerim, ne desen haklısın vb." cümleler kurup gidiyor. nasıl istersen öyle olsun diyip 2 dk gecmeden sana ne yapacağını söylüyor. en acısı da ben bu insanla hayaller kurmusum, merkezime koymusum, sırf o mutlu olsun diye her seyime dikkat eder olmuşum ama aldığım mükafata bakar mısınız? :) ağladım ama rahatlama hissettiğim için ağladım. 2 hafta boyunca onu rahat bırakmıştım, o istedi diye. bekliyordum zaten bunun altından böyle bir sey çıkacağını. bitti dedi :) ben bunu duyunca rahatladım. nasil seviyormussun ki sen onu demeyin. hala seviyorum. ben kendimi degistirecek kadar sevdim. ağladım. çünkü gidince rahatladim, sanırım onun sevgisi kötü sevgiydi. baskıdan kurtulduğum icin, tekrar kendim olabileceğim icin rahatladım.. ben de kendime kızıyorum neden bu kadar cok taviz verdim diye..
bitirdi evet ama benim icimden bir sey kopmadı, tamam canım acıdı. hala başkasına onun adıyla seslenecek oluyorum. seslenmemek icin kırk takla atıyorum.. aşk ne diyorlar bana. diyorum ki acı ve hayal..
kafanda kurduğun hayale kaptiriyorsun kendini ve bunun adına aşk diyorsun. bu ilişkiden sonra da artık sacma geliyor bana. insanlarin yargilari yikilamaz. değişmez kimse. bilmiyorum beni böyle kabul edebilen çıkacak mı? bundan sonra sanmıyorum taviz vereceğimi. ki zaten kimsenin taviz vermesini istemem. ne bileyim..
konudan konuya atladım :) o günden sonra kimseye bir sey anlatmamıştım, gülüyordum öyle, mutluyum ya diyordum. öyleyim aslında. ama kendimi onu kandırmış gibi hissediyorum. sonucta sanki hic sevmemisim gibi geliyor ama sevdim. buradaki yazıları okurken anlatayım dedim.
sonuç olarak, ... (korkmayın oğuzman'ın hukuk kitapları gibi uzun olmayacak:) ) beni düşünmeyen insanla olmazdım. bitirmesine ben mutlu oldum aslında. sevemezdim ki. nasıl seveyim? sevmiyorum, unuttum diyemem ama biliyorum yakında unutacağım. çünkü şimdiden az merak eder oldum..
ne yorum yaparsanız kabulüm :)
(son cümle sacma oldu sanki:) )