size gündemden uzak ve bir o kadar da gerçek bir olay anlatacağım hem de tüm samimiyetimle. geçenlerde 2-3 gün eve uğramamıştım ve sonrasında gece 4 sularında eve gittim. ev arkadaşım uyku moduna geçmişti ve uykusu açılmasın diye selam verip kısaca hal hatır sorduktan sonra odama geçtim. biraz takılıp birşeyler izlerken uyuyakalmışım. geç uyuduğumdan mütevellit gündüz 1 gibi falan uyandım. bir arkadaşım mesaj atmış, ona cevap attım sıradan makara içerikli bir muhabbete daldık. akabinden bir sigara yaktım ve tekrardan telefona odaklandım. o sırada odamın kapısı açıldı. ben de ev arkadaşım uyandı da odama geldi diye düşündüm ve yazmakta olduğum mesaja devam ettim. tam hızlı hızlı yazıyordum ki hayatımın en şok edici olaylarından biri gerçekleşti. İnce bir ses "günaydınnn" dedi ve gelip karşıma oturdu bir sigara da o yaktı. kafamı kaldırıp bakmamla kanımın donması bir oldu. benim yaşlarımda (22-23) bir kız... üzerinde sadece bir t-shirt... İsmini söyledi, tanışma faslına geçti lakin ben hala şok. 10-15 dakika geçti ve sonunda ev arkadaşım uyanıp yanımıza geldi. kız anlatıyor; işten atıldım, kız arkadaşımdan ayrıldım falan filan. bakın tekrarlıyorum, kız diyor ki "kız arkadaşımdan ayrıldım"... lan böyle bir olay olabilir mi ya? sonradan öğreniyorum ki bu kız evsiz kalmış ve ev arkadaşımın nezaketen "kalacak yer bulamazsan bize gel" diyerek yapmış olduğu teklifi direk kabul etmiş ve benim eve gitmediğim 3 gün bizde kalmış. sonrasında da "ben yine de işe gidiyim belki patron affeder" dedi, gitti, gidiş o gidiş... sonra o kıza ne oldu ne bitti bilmem ama hayatımın en büyük şokunu yaşadım.

merhabalar. öncelikle omü vs canik başarı tarzı yazılarla hiç ilgilenmiyorum. olacağı varmış ve olmuş, bence siz de artık uzatmayın. neyse asıl konuya dönelim. dün ara vermeden 32 bölüm "beyblade revolution" izledim. türkiye'de yayınlanmamıştı ve sezonun tamamı olmadığı için izleyememiştim lakin sonunda bir anime sitesinde bulabildim. her zamanki gibi yine dünya kupası yapıldı ve bu sefer japon takımı'nın üyeleri ayrı ayrı takımlarda katıldı. sezon finaline 20 bölüm kaldı ancak turnuva erken bitti ve hayalimdeki olay gerçekleşti; finalde "kai vs takao"... turnuva finali 3 bölüm sürdü, 2 kez yenişemeyip tekrar başladılar ve lanet olsun ki yine takao kazandı ve sadece 1 saniye farkla. bu haksızlığa artık tahammül edemesem de gönüllerin şampiyonu her zaman için kai'dir. sizce de öyle değil mi?

kayıt işlemlerimi gerçekleştirdikten hemen sonra kendimi takdim etmek istedim. bendeniz japon takımı'ndan kai hiwatari. bilen bilir, bilmeyen de öğrenir... genel olarak soğuk ve ukala tavırlarımı sergilemeye bu portalda da devam edeceğim. hoşbuldum, iyi günler...