kayipgalaksi
kütüphanedesin. sağda, en arkada, cam kenarındaki masada oturuyorsun. yanında iki arkadaşın var. birisiyle yakınsın, diğeri ile de ne yakınsın ne uzaksın. birisi matematik testi çözüyor; diğeri tarih testi çözüyor. birisi dgs'ye hazırlanıyor; diğeri kpss'ye hazırlanıyor. birisi başka bir bölüm okumak istiyor; diğeri devlet memuru olmak istiyor. İkiside bir çaba içinde. umut içinde.
beş adım uzaklıktaki yan masada ise üç kız var. üçünün de önünde birer tane su şişesi var. üçü de aynı marka. kızlardan biri uyuyor; diğeri kitap okuyor veya telefonu ile ilgileniyor (çantası görmemi engelliyor); öteki de test çözüyor. biri hayaller diyarında, diğeri sözcükler diyarında; öteki devlet memuru olmak derdinde.
sen bunları yazdığın sırada ise bu üç kız konuşmaya başlıyor. fısıltılı konuşuyorlar ancak senin masandaki arkadaşların rahatsız oluyorlar. sen de rahatsız oluyorsun. onların fısıltısını beyninin içinde hissediyorsun. düşünmeni ve yazmanı engelliyorlar. bir insanın düşünmesini engellemek ne korkunç bir şey! İyiki 1984 kitabında anlatılan dünyada yaşamadığın için şükrediyorsun. düşünce polisleri olmadığı için şükrediyorsun. evinde sen uyurken dahi seni izleyen, takip eden "büyük birader" olmadığı için şükrediyorsun. sen bunları düşündüğün sırada ise kızlar sesini kesiyor. sen düşüncelerini artık rahatça yazıya aktarabiliyorsun, iki arkadaşında umut içinde test çözmeye devam ediyor ve ortama yeniden sessizlik hakim oluyor.

Yorumlar

anonim
sen kitap okuma kardeş. çok etkileniyorsun ☺
kayipgalaksi
durum çok vahim anonim bay 😏