tutunamiyoruz
an itibari ile saat üçü otuzbeş geçiyor ve ben içimdeki psikopatla tanışıyorum. çok değil bu yazıyı buraya bırakmadan iki dakika önce, facebook da arkadaş listemde olan iki kişi tarafından paylaşılan k.tazeoğlu ve ali lidar kitaplarını görmemle kendimi "sinir olmuş" hissettim. ali lidar paylaşan arkadaşımla gayet samimi olduğum için whatsap'tan bir dünya şey yazdım. "valla benim alakam yok, kuzenim paylaşmış" falan de, buna inanmaya ihtiyacım var gibisinden bir şeyler söyledim. söyledim çünkü bu arkadaşım sağlam kitaplar okuyan, edebiyattan, şiirden anlayan bir insan. beni de en çok bu deli ediyor işte. senin bu adamlara prim verme lüksün yok arkadaşım. ali lidar şiirleri nedir yahu? hiç mi şair, hiç mi yazar, hiç mi şiir kalmadı? tamam ben de bir ara takip ediyordum. tepebaşı dükü, samimi adam, eğlenceli, falan ama allah'ını seversen içinde "ben polat alemdar değilim sevgilim" gibi bir dize bulunan kitabın neyini beğendin de kalp ifadesi ile paylaştın, bir anlat. kahraman tazeoğlu için ise bir şey yazmayacağım. zehirledi ergenleri, millet saçma sapan sözleri aşk sanar oldu bu adam yüzünden. ha bir de konuyla alakası yok ama göğe içinizden bakın artık. turgut uyar da çok rahatsız bu durumdan. nerden biliyorsun demeyin, geyikli gece şiirinde konuşuruz bazen. bu da burada bir şiir önerisi olarak kalsın. ben de yavaş yavaş "uyku alsana beni koynuna" deyip gözlerimi kapatayım. herkese daha güzel geceler dilerim.

Yorumlar