marulkafa
geçen yaz hastahane işleri için ankara'dayken görmüştüm; ulus civarında, pusette bebeği, elinde akordeon, bir şekilde parasını kazanmaya çalışan genç bir kadın. belki o kadar profesyonel değildi ama müzikleri çok içtendi ve oradan her geçtiğimde gözlerim doluyor, ağlamamak için tutuyordum kendimi. bakışları da müzikleri kadar hüzünlüydü. dün gece uyumaya çalışırken nedense aklıma geldi. bu mevsimde, ankara soğuğu, bir de bebek. umarım iyidir.

Yorumlar