not defterimden size gelsin...
güvenmeli miyiz karşımızdakine ya da güvenmiş gibi mi yapmalıyız? hangisi daha yorar bizi? hangisi daha az kül eder içimizi ya da hangisinin kırıklarını daha çabuk toparlarız?
İnsan bazen kaybolur içinde göremez ötesini berisini .bir ışık arar kavrulmuş bedeninde ama yakmak istemezde tekrar yanar diye. ya kaybolacaktır ebediyetinde ya bir el uzatılmalıdır yanan düşüncelerine. o zaman güven girer devreye. uzatılan eli tutmalı mıdır? ya o da yakarsa yüreğini ya dahada zifiri karanlıkta boğarsa bedenini. hani bazı zamanlar ışıklar söndüğünde etrafında herhangi birşey ararsın. ufak büyük ne olursa yeterki gözüne ışık olsun yeterki elini ayağını görebilesin. peki sen ruhunun karanlık odalarında boğuşurken bir el aramazmısın? içinin odalarını yakacak bir şeye ihtiyaç duymuyor musun? ya da kendini siyaha bulanmış vaziyetten göremezken o an sırtını yaslayabileceğin kendini bir an olsa yanında tutabileceğin bir dayanak aramaz mısın? İnsan güvenebilmek ister ,başını yasladımı hep dayanmak ister. bir insanın ışığına kapılmak ister. güvenmeyi unutma çocuk olur mu?