piaget'in ahlak gelişim kuruma paralel ilerleyen gelişim kuramı.
1. gelenek öncesi düzey
ceza ve İtaat eğilimi saf çıkarcılık (araçsal İlişkiler eğilimi) 2. geleneksel düzey
İyi çocuk eğilimi (kişilerarası uyum) kanun ve düzen eğilimi 3. gelenek sonrası düzey
toplumsal sözleşme eğilimi evrensel ahlak İlkeleri eğilimi İtaat ve ceza dönemi: davranış sonucunda sadece doğru ve yanlışa bakılır. doğru ve yanlışı belirleyen ödül ve cezadır. otorite varsa kural vardır. birey bu aşamada dürtüsel hareket eder ve kurallar tamamen dışsaldır. örnek: odasında televizyon izleyen mahmut, annesinin geldiğini duyunca hemen çalışma masanın başına oturmuş ve ders çalışmaya başlamıştır.
saf çıkarcı dönem (araçsal İlişkiler eğilimi): İhtiyaç karşılandığı sürece kurallara uyulur. birey için her şey karşılıklıdır. doğru olan, diğer insanların ihtiyaçlarını da dikkate alan somut ve pragmatik bir alışveriştir. örnek: gör beni göreyim seni, kısasa kısas gibi deyimler, ‘kan verin, bir gün sizin de ihtiyacınız olabilir’ gibi sloganlar saf çıkarcı eğilime uygun davranışlardır. eskiden yayınlanan avrupa yakası dizisindeki burhan altıntop karakteri, şener şen’in neşeli günler filmindeki ziya karakteri saf çıkarcı eğiliminde olabilir.
İyi çocuk eğilimi (kişilerarası uyum): çevresindeki insanların ihtiyaçları ve beklentilerine, kendine biçilen role göre davranır. grubuna karşı düşünceli ve özverilidir. bu süreçte artık birey, olayları çevresindeki kişilerin gözleriyle görmeye başlar, yani empati kurar. örnek: annesine kavga etmeyeceğine söz veren mehmet’in yolu tinerciler tarafından kesilir ve onlar tarafından dövülür. kolu yaralanan mehmet olayda hiçbir suçu olmamasına rağmen annesine yolda düştüğünü söyler.
kanun ve düzen eğilimi (toplumsal uyum): değer yargıları, kurallar toplumun düzeni için olmazsa olmaz olarak görülür. dolayısıyla kanunların, yönetmeliklerin değiştirilmesine, ihlaline karşı çıkarlar. kanun ve düzen eğiliminde genel anlamda yasaların, kanunun üstünlüğü esastır. örnek: murat, etrafta hiç polis olmadığı halde yol bomboşken karşıya geçmek için yeşil ışığın yanmasını beklemektedir.
toplumsal sözleşme eğilimi: toplumun üzerinde anlaştığı konular korunmalıdır. ancak ihtiyacı karşılamayan düzenler toplum yararına değiştirilebilir. örnek: atanamayan öğretmenler bakanlık önünde atama sayılarına ilişkin karara karşı protesto yürüyüşüne katılmıştır. ( bu örnekte karara karşı çıkanlar toplumsal sözleşme eğilimindedirler. kanun ve düzen eğiliminde olan bir birey ise bu protestoya katılmayı reddetmektedir.)
evrensel ahlak İlkeleri eğilimi: sistem ve kurallardan çok insan hakları, özgürlük, adalet, demokrasi gibi ilkeler ön planda tutulur. yarar tüm insanlık içindir. etik ilkeler göz önünde tutulur ve ahlak üstü bir anlayış oluşur. evrensel ahlak düzeyi, bireyin ahlak ilkelerini kendinin seçip oluşturduğu, ahlak gelişiminin son aşamasıdır. örnek: mustafa, denizde boğulmak üzere olan birini, yüzme bilmemesine rağmen canını riske atarak kurtarmaya çalışmaktadır.
1. gelenek öncesi düzey
ceza ve İtaat eğilimi
saf çıkarcılık (araçsal İlişkiler eğilimi)
2. geleneksel düzey
İyi çocuk eğilimi (kişilerarası uyum)
kanun ve düzen eğilimi
3. gelenek sonrası düzey
toplumsal sözleşme eğilimi
evrensel ahlak İlkeleri eğilimi
İtaat ve ceza dönemi: davranış sonucunda sadece doğru ve yanlışa bakılır. doğru ve yanlışı belirleyen ödül ve cezadır. otorite varsa kural vardır. birey bu aşamada dürtüsel hareket eder ve kurallar tamamen dışsaldır.
örnek: odasında televizyon izleyen mahmut, annesinin geldiğini duyunca hemen çalışma masanın başına oturmuş ve ders çalışmaya başlamıştır.
saf çıkarcı dönem (araçsal İlişkiler eğilimi): İhtiyaç karşılandığı sürece kurallara uyulur. birey için her şey karşılıklıdır. doğru olan, diğer insanların ihtiyaçlarını da dikkate alan somut ve pragmatik bir alışveriştir.
örnek: gör beni göreyim seni, kısasa kısas gibi deyimler, ‘kan verin, bir gün sizin de ihtiyacınız olabilir’ gibi sloganlar saf çıkarcı eğilime uygun davranışlardır. eskiden yayınlanan avrupa yakası dizisindeki burhan altıntop karakteri, şener şen’in neşeli günler filmindeki ziya karakteri saf çıkarcı eğiliminde olabilir.
İyi çocuk eğilimi (kişilerarası uyum): çevresindeki insanların ihtiyaçları ve beklentilerine, kendine biçilen role göre davranır. grubuna karşı düşünceli ve özverilidir. bu süreçte artık birey, olayları çevresindeki kişilerin gözleriyle görmeye başlar, yani empati kurar.
örnek: annesine kavga etmeyeceğine söz veren mehmet’in yolu tinerciler tarafından kesilir ve onlar tarafından dövülür. kolu yaralanan mehmet olayda hiçbir suçu olmamasına rağmen annesine yolda düştüğünü söyler.
kanun ve düzen eğilimi (toplumsal uyum): değer yargıları, kurallar toplumun düzeni için olmazsa olmaz olarak görülür. dolayısıyla kanunların, yönetmeliklerin değiştirilmesine, ihlaline karşı çıkarlar. kanun ve düzen eğiliminde genel anlamda yasaların, kanunun üstünlüğü esastır.
örnek: murat, etrafta hiç polis olmadığı halde yol bomboşken karşıya geçmek için yeşil ışığın yanmasını beklemektedir.
toplumsal sözleşme eğilimi: toplumun üzerinde anlaştığı konular korunmalıdır. ancak ihtiyacı karşılamayan düzenler toplum yararına değiştirilebilir.
örnek: atanamayan öğretmenler bakanlık önünde atama sayılarına ilişkin karara karşı protesto yürüyüşüne katılmıştır. ( bu örnekte karara karşı çıkanlar toplumsal sözleşme eğilimindedirler. kanun ve düzen eğiliminde olan bir birey ise bu protestoya katılmayı reddetmektedir.)
evrensel ahlak İlkeleri eğilimi: sistem ve kurallardan çok insan hakları, özgürlük, adalet, demokrasi gibi ilkeler ön planda tutulur. yarar tüm insanlık içindir. etik ilkeler göz önünde tutulur ve ahlak üstü bir anlayış oluşur. evrensel ahlak düzeyi, bireyin ahlak ilkelerini kendinin seçip oluşturduğu, ahlak gelişiminin son aşamasıdır.
örnek: mustafa, denizde boğulmak üzere olan birini, yüzme bilmemesine rağmen canını riske atarak kurtarmaya çalışmaktadır.