tam adı abu l-hasan 'ali ibn nafi'dir. derbend adında bir kürt köyünde doğan ali daha beş yaşında ulu camii'de bitirdiği hatimden sonra hocasının kendisine anlamı "altın su" olan "zer-ab" adını verdikten sonra zamanla arapça fonetiğine uygun olarak "ziryab" olarak değişmiştir.başlıca müzik olmak üzere şiir,botanik,coğrafya,gastronomi,giyim kuşa, ve moda,tarım,sanat gibi bir çok alanda öncülük yapmıştır ve uzun yolculuk ve seyehatlerinin ardından endülüs'te verdiği molada oraya getirdiği tüm yenilik ve ilklerden sonra 857 yılında 68 yaşındayken hayatına veda etmiştir. sazın beşinci telini bulan kişi olarak da tanınır ve beşinci telin insanın ruhunu temsil ettiğini savunur.

"İnsanlığın rönesans tutkusu zİryab'la doğdu ve halen devam ediyor."
endülüs güneşi ziryab/ben kevan sayfa:249

-karnabahar graten
-alinazik kebabı

tartışmasız haggar'ın en iyi parçalarından biri.

burun çekme, öksürme, sesli nefes alma, çok yüksek sesle kahkaha atma, sakız çiğneme, iki üç bozuk parayı parmakları ile şıkırdatma, tırnaklarını masaya veya her yere vurarak kasten kes çıkarma, özelikle de sabahın köründe kalkan annelerin bulaşık yıkarken mutfakta savaş seviyor gibi sesler çıkarması. ohh

white mocha içen tayfa

genelde "uyudun mu? " ile başlar.

sadece biraz zamana ihtiyacım var, doğru düşünmeyi deniyorum
kendi alanımda sadece bir an'a ihtiyacım var
bana nasıl gidiyor diye sor, "İyidir" derim
evet, ama bu zaten hepimizin söylediği değil mi?
bazen, eski günleri tekrar düşünüyorum
ve eski ben ile anlamsız konuşmalar yapıyorum
evet, annemin beni tuttuğu eski günlere
keşke birileri bana deseydi ki

eğer aşk istiyorsan, acının üzerinden gideceksin
eğer aşk istiyorsan, nasıl değişeceğini öğreneceksin
eğer güven istiyorsan, bir şekilde sen de vereceksin
eğer aşk istiyorsan, eğer aşk istiyorsan

büyüdükçe, hep zamanı kurtarmaya çalışıyor gibi hissediyorum
kafamdaki seslerle konuşuyorum, onlar yüzünden iki defa düşünüyorum
bana bunun yanlış olmadığını çünkü iyi hissettirdiğini söylüyorlar
bir gün kalkıp zamanın nereye gittiğini merak etmekten korkuyorum
geçmiş hakkında konuş ben yavaşça salladıkça bugün gibi
oturma odasında oturuyorum ve çocuklarımda gülüşüyorum
ve onlara diyorum ki

eğer aşk istiyorsan, acının üzerinden gideceksin
eğer aşk istiyorsan, nasıl değişeceğini öğreneceksin
eğer güven istiyorsan, bir şekilde sen de vereceksin

iğren diye adlandırdığım yazım şekli.

kati suretle hoşuma gitmeyen dondurmamsı şey.

zamanında neden izlediğimi bilmediğim dizi.

bu kent'in mino sakızları vardı, pembe ve minik kareler şeklinde. o olsa çok iyi olurdu

en sevdiğim hayvan kediiii, en sevmediğim fare

müzik dinleyerek yattığım için acaba kulaklığın üstüne yattım mı endişesi ile kulaklığa bakmak

bıçaklarla aşırı düşkün olması

matricaria chamomilla

İki cinsin içinde insanlık olduğunu hissettiğim sürece benim için sorun olmayacak bir şey

-kulaklığını suya düşürmek
-kaşının ortasında sivilce çıkması
-dolaptan aldığın zeytin kabonuzun boş çıkması

köfte

ülser hastası olduğumu bilmeyen insanların yanında tüketebildiğim meşrubatlar