çok garip bir moddayım. aslında içimi dökücegim çokşey var. lise yıllarımın başlarında adeta görünmezdim 60 kilo anca olan giyimden anlamayan iki kot iki t shrtle yıl geçiren bi adamdım. görünmek istemiş begenilmek istemiştim. bu kararı aldıgım yıl lise 4 deydim. kombinler yapan vucut gelistirmeye baslayan ve yavas yavas farkedilmeye başlayan takip edilen bir adam oldum. İnsanın bütün gayesinin bu olması çok saçma ancak sadece dersler ve ideallerden ibaret degil herşey. günümüzde ise hergün farklı kombin yapan bunuda yaptıgı fizikle iyi bir bicimde sergileyen bir adam oldum. aslında başarmıstım arzu ettigim fizik giyim parfüm kültürü kitap sinema ne gelirse aklınıza kendimi gelistirdigime eminim elbette eksiklerim var. ama gelinen noktada ya insanlar çok aşagıda kaldı yada ben standardı yüksek tutuyorum. bırakın hayalini kurdum kadını arkadas olarak bile kendime yakın göremiyorum kimseyi. aslında son cümleyi okuyan kişi kendini beğenmis bi adama dönüşmüs olablr misin diyebilir ama ne kitap okuyan ne siyaset ne geyk yapabilen insanlar var cevremde. tiyatroya giderken yanıma eşlik edicek adam bulamıyorum :) ne işimiz var orda diyip bilgisayar oyunu oynayan ev arkadası mesela. yada sinemaya döve döve götürdügüm ev arkadasımın sinema yerine enbesil enbesil telefonla ugrasması ... sinema bitiminde tartısıcagım kritik yapabilicegim bir tık ötesini arıyorum fazlasını değil durum bu ve artık bıktım ...

bugün yaşamda yürüyorum da nereye bakarsam bakayım hissizim. herkes aynı gibi geliyor. havanın soguklugu gibi içimde buz kesmiş sanki. ne zaman kurtulucam bu ölü topragından bilmiyorum. artık çok sıkıldım. yerinde duramayan şen şakrak uçan kaçan benide kaybettim. yüzler farklı belki ama yaşanılan sıkıntılar herkesce aynı sanırım. hergün bir tık daha ileri gidicegime geriye gidiyorum hepten pskolojimi bozdu bu şehir benim. çıkışlar kilitli sanki . herşey sanki bana karşı gibi hissediyorum. düşünsenize birşey yapmıyorsunuz ve konu yine size baglanıyor. zorla içeri sokuluyorsunuz sorunların . kendimi salona kapatıcam gidişle. kendimi koskoca sehirde en huzurlu hissettigim yer oraysa bir anormallik var demektir zaten. neyseki kahve iciyorum ve kitabımda başımda. lise den uniye ilk geçişde kuzenime aşırı kitap okuyan kimseyle diyalog kurmayan yönü için asosyal olup cıkıcaksın demiştim. İlginctirki degerli zihinler kalpler illaki vardır ama gördügüm cevre o kadar berbatki kitaplar daha cazip arkadan çalan sezen aksu daha cazip sıcak bir kahve daha cazip ...

saçma ama herşeye sahip oldugunu düşünüp hala sap gezenler kız-erkekler burdadır. sebebi egolar olabilir mi ? bende var biraz sanırım. kız da erkekde ayagına istiyor resmen yemeği. tuzunu ben biberini sen at demiyoruz belkide :) yada gerçekden birinden etkilenmiyorum kolay kolay. etkilensem ustaca takip edebilir fakültesini ögrenir dersine bile sızabilirim. aşık olmayı unuttum. aşk içini titreten bir zerafet görmek midir yoksa seni dindiren bir nefes mifir yoksa ikiside mi ? buldukça istiyoruz biraz daha ... gerçekden o insanı bulsam biliyorum asla kaçırmayacagım karşısına tesadüf misali sayısız kere cıkıcak yollarına güller dökecek yurduna lakaplı demetler yollayacagım ... üniversite bitiyor çok birşey kalmadı ama ne kayda değer bir anım var nede baktıkça beni ürperticek bir kadın. sürekli kendime yatırım yaptım sanırım. derste çalışmadım sürekli spor kültürel etkinlikler ama daima yalnız . yanıma bir prenses gerekiyor yürüyüşü ile bile kalbimi uçurucak baktıkca içim içime sıgmayacak biri :) sanırım bitene kadarda denk gelemicem öyle birine

saat 11:20 suları . size geçmişten bir anımdan söz edicem. yaklaşık 3 yıl önce biriyle birlikteydim. vakit geçirmekden büyük haz duyardım sinema tiyatro opera hatta kulaga sacma gelicek ama at yarışı bile izlerdik bende. kitapda okurduk siyasetde konuşurduk uzlasmak degildi amacımız . sadece yeni şeyler atıp ilerlemekdi. zaman ilerledikce arkadasları bizim ilişkimizi rol model edinmisti resmen. sadıkdık işin güzelide hem cocuk hem büyük gibi davranabilirdik. bana güveni sonsuzdu. taki bir zaman sonra arkadasları arasında ki cok uyumlusunuz sana baglı ve cok iyi vakit geçiriyorsunuz aynından yokmu cumlelerini duydukdan snra degisti. kıskanmayan kız kıskanır oldu hasete fesata yenik düştü. zamanla ilişki cileye döndü cok ugrasmama ragmen toparlayamadım. bittiyse bitmiştir. hala daha görüşürüz ama mesafeli hala eskiyi özledigini söyler. ne yalan söyliyim onun kadar donanımlısını görmedim henüz. burdan gelicegim sey arkadaslarnızın gazına gelip ilişkinizi mahvetmeyin kızlar. en az onun kadar donanımlısını ararken yarısı ayarında birini bulamayan ben ve geçmişteki fotograflara bakarak agladıgını söyleyen iki enkaz bırakırsınız yoksa. ama bir bina yıkıldıysa molozlardan tekrar yükselmez bunuda asla unutmayın...

bugün çok yorgun bitkin düştüm. her duyguyu aynı satırda aynı dakikada hissettim. sanırım herşeye yalnız gögüs germek gerçekden zor gelmişti artık. sanırım konuşmak istedim. hiç ötesini berisini düşünmeden konuşmak. sadece anlatmak istedim . anlıyorum hissediyorum diyebilen birisini. çogu kisi sevgili arıyor aslında aranan şey anlaşılmak ! nedensiz sorgusuz anlaşılmak. karşımda beni anlayan bir bakışdan öte birşey hayal etmiyorum. birkaç kelime konuşsun ve ben onu görmek iki kelime kazanabilmek icin hergün oraya gelmeliyim. biseyler icin ugrasmayı savasmayı özledim. vede herşeyden önemlisi anlaşılmayı özledim...

öyle bir raddedeyim ki artık yorulmak yeterli anlam ifade etmiyor. haksızlıga yalana yüzsüzlüge ahlaksızlıga tahammülüm kalmadı. canıma kıyasım geliyor. yada pek çok cana kıyasım. düşününki adamlık ar şeref gibi kavramlar bu topraklarda o kadar azalmışki. güvenemiyorsun güvendigin yerde tepetaklak olıyorsun. size bi tavsiye de bulunayım mı ? yasım 22 henüz iyi olmanın bir faydasını görmedim. bu hayatta nerde çakal var şerefsiz var onlar çeviriyor düzeni. sana düşen haksızlıga susmak oluyor. neden mi ? çünkü şerefsizi şerefsize mi şikayet ediceksin ? kime nasıl güveniceksin ? bugün hayatımdaki en sinirli oldugum gündü. İtidalli davrandım sakin kaldım kalabildim. düşünüyorumda bu hayatta suç işlemeden şerefsiz hırsız heriflerin boynunu dogramadan yaşamak zor. bu hayatta iyi insan olmayı bırakın yaşamak zor...

genelde dik durmaya çalışırım. ama uzun dönemdir yaşadıgım şeyin doruk noktasındayım sanki. artık yalnızlık tak etti sanırım. kahvem ve kitabım yetemiyor artık bana. yanıma bir kişi daha gerek gibi hissediyorum. ama aradıgım özellik ne bilmiyorum. aslında tam olarak eksikligini hissettigim şey iyi bir arkadas mı yoksa donanımlı bir sevgilimi bilemiyorum . bu psikoloji beni yanlışa iticek farkındayım. yorumu olan varmı

bernard shaw un bir sözün vardı. doğruları biliyorsan yalanları dinlemek eğlenceli gelir diye . o kadar çok yalan dinledim ki artık kabak tadı vermeye başladı. çünkü bunu ustalıkla yaptıgını zannedenlere değilde buna inanan meczup zihinlere yanıyorum. düşünmeyen yargılamayan araştırmayan kapalı bir kutu gibi yaşayanlardan çok sıkıldım. gerçekleri görmemek için yalana sıgınanlardan çok sıkıldım. sizcede yetmedi mi ? artık yeter demenin vakti geldide geçmiyor mu ? sanırım herkes neyi kastetdigimi anladı. teşekkürler

aslında aşkı özledim onu özledim bunu özledim değilde ihtiraslı şeyleri özledim. acı çekmenin hazzını kovalamanın gürültüsünü yakaladıgında ki sıcaklıgı falan. mistik yazıyorum tamamen. aşkı aşk yapan acısı ihtirası değilmidir ? belkide daha fazlası. ama beni daima akrep kadınları çekmiştir. kesinlikle kadınsılıgın dorugudurlar. güclü bir duvarları vardır onu kırabilen için cennet sunarlar. ama bir o kadar acı ve ihtiras da barındırırlar. sanırım bazı duyguları yaşamayı özlüyorum ama onu yaşatıcak kadın için aceleci değilim sanırım...

birazcık kafamı dağıtmalıydım. sanırım iyi hissetmiyorum. çok değişken ruh halim. kaybetmekden korkmuyorum ama düşünmekden korkuyorum. duymakdan korkuyorum. karşı koyamamakdan korkuyorum. belki birkaç yudum daha iyi hissetmemi saglayabilir artık baş döndüren düşünceler değil uykum olmalı

İlginç birgünü geride bıraktım. İki sınav, sabrımı zorlayan tesadüfler vs vs. aslında nedenlerini konuşmak isterdim ama ayrışan toplumumuzu iyice germek istemiyorum. birbirne saygısı olmayan agzından cıkanı kulagı duymayan kulakdan dolma bilgilerle ahkam kesen şaklabanlar la dolu çevremiz. ne göründükleri gibiler nede kendi olabiliyorlar. at gözlüklerini çıkarabilen aydın görüşlü herkese fikren açık oldum. ama düşünüyorumda tahammülüm kalmamış etmek zorundada değilim. çok arkadasım yoktur. egoist ukala kendini begenmis gibi tomarlı laf yemişligimde oldu. ama boş tenekelerden kurulu bir tomar adam cevremde olucagına yalnızlıgı seçiyorum. yaşadıgım yalnızlıgı bazende şanslı bulmaya başladım...

kendinizi gerçekden yalnız hissettiğiniz oluyormu ? kastım insansızlık konusucak kişi değil. sizi gerçekden anlayabilen ve kafanızı dagıtabilen insanlar. bu şehire geldigim günden beri kendimi çöle düşmüş gibi hissediyorum. birşeyler icip sadece bakarak derdimi paylastgm insanları özledim. burası ve bulundugum ortam beni cok yalnızlastırdı. bazen hic tanımadıgım biriyle konusmayı özlüyorum. burayı bir çeşit terapi gibi görür oldum. beni tanımıyorsunuz ve fikirlerinizi söylyüorsunuz. bazen sizi en iyi çözümleyen kişi tanımayan kişidir. İki adım ötenizdekinin göremedigini görebilir çünkü. kısacası burası ve sizlere teşekkür borcum olsa gerek kendimi iyi hissediyorum

çok garip dir ki hiçbirşey düzelmiyor tam tersi kötüye gidiyor. gerçekden bir sınav içindeyim gibi hissetmeye başladım. ne özel hayatımda nede genel hayatımda bir türlü istedigimi yaşayamıyorum. saglıgımada yansımaya başladı. bu melankolinin bir tık ötesine geçti. arka arkaya gelen şoklar karşısında artık duygusuzum. artık herşey bitti

yaşamın gayesini arıyorum ilk sayfada. İlginç bir cevap alıyorum. hiçbir gayesi yoktur. büyük bir sorunsalda buluyorum kendimi. ne için sorusuyla tekrarlıyorum . güzel bir kadın iyi bir meslek midir hayaller ? yada hayalim yok ben rüzgar nereye eserse oraya giderim diyenlerden misiniz ? kendimi amaçsız hissediyorum. yada tam bir tarıfı yok. en son ne zaman cocuk gibi mutlu oldum hatırlamıyorum. çevremde ya gamsızlar var yada milimetrik şeyi bile mutluluk sebebi görüp gözü kulagı kapatanlar. yorgunum ve biraz kahve içmeliyim

beni yoran ve merak ettiğim birşeyi sizlere sorucam. her ilişki birgün solacak çiçeği anımsatmazmı ? İlk bakışlar bitmesinden korkulan bir şarkı gibi değil midir ? kokusunu içine çektikce baş döndüren bir rüya gibi değil midir ? peki ya zamanla ... kısıtlamalar arkadaslardan uzaklaştırmalar monotonlaşan aktiviteler artık uyku getiren yılışık msjlaşmalar bunları yaşamadım diyen yoktur heralde. bu yüzden korkuyorum yeni bişeye başlamakdan. okudugum bir sayfayı birkez daha okumak istemiyorum devamını merak etmek istedigim bir roman arıyorum aslında. ama her roman biter her aşk gibi. her konuşması her hareketi şaşırtan sürükleyen bir kadınla birlikte olmadım hiç sanırım. yada aradıgım sey olgunluk biraz evet dogru tabir bu. anlayış agar hareketler sürekli konusmak istemiyorum mesela. İki gün sonra konusmak istiyorum bende problem mı var yoksa bu itirafa bende aynıyım diyecekler varmı

çok doluyum ama kelimeler birbirne dolanıyor bu kaçıncı yazıp silişim bilmiyorum. tek bildiğim artık çok bunaldıgım. cevremde hicbir konuda fikri olmayan her konuya tereddütle yaklasan insanlar görmekden . siyaset dersin korkar geyik yaparsın ayıplar ciddi konuşursun sıkılır gezelim dersin mırın kırın abi benm lise hayatım cennetti valla terkedicem bu uniyi de şehride bu kadar vasat beklemiyordum . kafayı yicem benim gibi düşünen yokmu merak ediyorum

14 32 suları herkese selam dostlar. bir düne bakın bide bugüne hava değişimi hepimizi bozuyor bence :)) gelelim konumuza ben geyik yapalım diyorum böyle herkes dadansın konuya renk katsın. kadın erkek ilişkileriyle herkes kafayı bozmus durumda o kesin :) ben kendimden ele alayım sevdigim biri oldugunda karşısına cıkabildim hep. hemde hic tanımadıgım bir yerde hic görmedigim birine. korkuyordu ama bir kahve icin kafede oturup iki laflayınca sardı ve ilgim dostluga dönüstü numarasınıda istemedim böylesi daha ilginc gelmişti :) kızlardada şöyle bişey var birinden hoslanıyorsun ama gidip söyleyemiyorsun :)) git söylee sana kaşar diyecek karakterde ise zaten salla . kız erkek ilişkileriyle ilgili sorunu olanlar yorumu patlatsın kafamız dagılsın

saat 16 33 suları. hava kapalı ama sıcak bir esinti var. yani ne mutlu ne mutsuz. aradığınız şeyin ne olduğunu kesiterebiliyor musunuz ? aşk dostluk arkadaslık yada hicbiri. sadece birkez görüp birkez daha görmemeyi tercih ederim. saklanmış o kadar kirli yüzler varki değişime şahit olmak istemem. özlediğim şey ne biliyor musunuz hic tanımadıgım birinin gözlerine bakıp onu ona anlatmak. hiç ayna ile ilgili bir şey okudunuzmu ? ayna lanetlidir der bazı mitolojilerde yada görüşler var. ayna değil aynada gözüken den korkar insan. aynada gözüken günahlardan çekiniriz. huzuru içine çekilen ferah bir nefes gibi yaşayan kaç kişi varız ? hoş huzurun bir tanımıda yokdur televizyon izleyen birinin mutlulugu ile aşık iki gençde aynı huzuru tadabilir. ben yalnızken birkaç dakika düşünmekden bahsediyorum. sizinde geçmişle yüzleşemediginiz şeyler var degilmi ? karma karısık bir yazı ve içinde alana çok sıkılana ise az malzeme var iyi günler

saat 22 16 suları. kahvemi yudumlarken düşünceler beni içinden çıkılmaz bir labirente soktu. bir yanım 3 ncü yılına girmiş bir adamın hayattan beklentisi diger yanımsa varlığa şükür şeklinde birbirni izledi. beklentilerim çölde saganak bekleyen bir arap kadar değil. sadece okuyacagım bir kitap yada kütüphane. yada bunların insan bedenindeki hali. konuşurken sonraki cümlesini merak ettigim zihinler. bunu okumaya üşenecektir pek çok kişi. okuyanda zaten bekledigim portredir. merak ediyorum varmı cevrenizde bir iki bişey içip herkesin bir köşede oldugu mantıklı sohbetler veya mantıksız ama kaliteli. ben bunu çok özledim . sosyalim ama çevre beni asosyallige yalnızlıga o kadar itmiş durumdaki artık alısmaya basladım sanırım