7. sınıfa gidiyordum. beden öğretmenimiz okul takımı formalarını dağıtacak, ama nasıl heyecan var bende anlatamam. 9 numaraya sempatim olduğu için gece yatarken bile onun hayalini kurarak yatmıştım birkaç gün. bir yandan da oynadığım mevki o.saha olduğu için forvetler varken bana mı verecek diye kendimi avutuyordum. öğle arası oldu, hoca bizi odasına çağırıp formaları dağıtmaya başladı. hoca ismimi bağırdı, gittim formayı almayı, aradan çok kısa bir süre geçmişti ki kendimi merdivenin dibinde bir çocuğu kaldırırken buldum. nasıl sevinç ile çıkmışsam odadan çocuğa çarpmış ve yere düşürmüşüm. :) akıllarda soru işareti kalmasın çocuğa bir şey olmamıştı. :) bunu yazarken o sahneyi gözümün önüne getirdim, ayrıca aklıma will smith’in “umudunu kaybetme” filmindeki işe kabul edildiğinde, koşa koşa caddeye çıkarak sevinçten ne yapacağını şaşırdığı sahne geldi.ve şu replik “hayatımın bu küçük kısmının adı, mutluluk”. hayatımızın böylesine küçük kısımlardan inşa olması dileğiyle.İyi geceler…
Yorumlar
pisman
@pisman
9 yıl
bende hikayenin degisik versiyonu var hic beklemedigim bi siir yarismasinda derece yapmistim o gun tum okulun gozleri uzerimdeydi muthis sevinc mutluluk ... keske o gunlere donebilsek
çok sevindim :) çocukluk geri gelmiyor :/ bir de sanırım 9 numara senin oldu, değil mi? :)
crwatson
@crwatson
9 yıl
çocukluk geri gelmemesi bir yana, büyüdükçe basit şeyler ile mutlu olma özelliğimizi de yitirdik. bu arada evet 9 numara benim olmuştu. :)