ladylazarus
merhabalar sevgili dedikodu ahalisi

minnoş siyah bir kedinin uğursuzluğu, tahtaya vurmak, uğurlu sayılar, uğursuz günler.. ilkel olduğunu bildiğiniz fakat bir türlü vazgeçemediğiniz inanışlarınız var mı ? esasında çoğu batıl inanç, önceleri böyle görülmeyen inanışların dönüşüm geçirmiş halidir. örneğin eşikte durmanın uğursuzluk getireceği yönündeki inanç, tarikat kültüründe eşiğin kutsal sayılmasından kaynaklanan bir öğretiye dayanıyormuş. zira eşik, zahirle batının buluştuğu noktadır.

her birimizin yaşamının bir/belki de birçok eşiği mevcut. ben de tam o eşiği geçtim, huzura kavuştum derken, çölde görülen serap misali, o eşiğin ardının bir sanrıdan ibaret olduğunu görüyorum. aylar evvel bir edebiyat dergisinde, çölde kaybolan ve sınırın ötesinin sevdasıyla tutuşan askerlerle ilgili bir yazı okumuştum. bazen o askerler gibi hissediyorum kendimi. savaşmaktan yorgun düşüp kaçmak isteyen fakat görevinin zincirleriyle sarılı bir asker. ' yaşamak görevdir bu yangın yerinde ' diye hatırlatıyor behramoğlu.

sanat bir miktar da olsa hafifletiyor bu görevin yükünü, kısa süreli bir kaçış sağlıyor. bahar gelsin, köyde şövalemi kurup boyalarımla buluşayım.. yarın da kitap fuarı başlıyor, ilk günden gidemeyeceğim fakat en kısa sürede kitapların/kitapseverlerin arasında kaybolmak istiyorum.

bu arada ismim lazanyayı anımsatıyor, acıktım !




Yorumlar