bugün yakışıklılığımı konu alan bir yazı yazmıştım . canım sıkıldı ve öyle bişey yazdım goy goyuna😃😄trol olduğunu anlamayacak kadar onun üzerinden aldığı like primini hesaplayan arkadaş çıkmış. seni de mutlu ettim böylece. zaten ben de mutluluk bol😎😎en azından o aşağılık kompleksinden bir nebze de olsa feragat etmişsin. bir arkadaşta beyini yok fikir beyan etmiş demiş, eee oğlum sana da cem yılmaz diyor ya"allah'ım yarattın, bari takip et digorum"

yakışıklı olduğumu biliyorum kızlar, fakat ben bu kütüphaneye ders çalışmaya geldim. hakeza siz de aynı amaçla geldiniz sanırım. beni yakışıklılığımla baş başa bırakın ve az uzak durun.

whatsapp gruplarımda, aynı oksijeni tükettiğim kızlar hani diyorum o dumansız hava sahasını tasarruflu kullansak. 😍😍 bu emoloji hayatımı kararttı. 🙈✌😍😘👈🔫

bu siteye siyasi, dini,tartışmacı olguları ateşleyici ya da tahrik edici yazıları doğru bulmuyorum. çünkü burası özgür bir platform olmakla birlikte insan olabilmenin sorumluluğunu beraberinde getiriyor. ve bu tip zarafetli konularda çoğu insan akıl tutulması yaşıyor.tabi, asla konuşmayalım demiyorum ama ifade yerinin burası olmaması kanaatindeyim. çünkü bu site günlük yorgunluğumuzla birlikte bazen katıla katıla gülerek, bazen düşünerek, bazen merak ederek takip ettiğimiz bir oluşum. onun için admin'e dahi işi bırakmadan, kendi otokontrolümüzü sağlayalım. ve tek sitemize sahip çıkalım.

dün ki tanışma kahvaltısında gözlerim: omuzları hafif çökmüş, bakışları mahzun , "omü dedikodu günlüğüne" malzeme arayan bir insanı aradı. evet evet o @onumarkamsobee 'ydi😅

r11'de kim kimi kesiyor diye sosyolojik gözlem yapıyorum(😎😎müfettiş gadget).farkettim ki kimse kimsenin umrunda değil gibi davranıyor ama herkes herkesin umrunda.💑👫👬👭💃dipnot:birinci sınıflar👆👆👆👆 bu kadar aceleci olmayın yahu🐣🐣

sabah gözümü açtım, esrarirengiz bir mesaj. o nasıl bir mutluluk, korku karışımıdır ki, yataktan yere "cuk" diye yapıştım.

geçenlerde meydan da dilenen bir çocuk gördüm. İçim karardı, gözlerim doldu. acınma kelimesinin çok ötesindeydi hali. üstü müstü hep yırtılmıştı. kardeşimin elinde bir lolipop vardı, çocuğun gözleri ona asılı kalmıştı. gittim, ayağa kaldırdım. bir kadın geldi yabancı dilde bir şeyler söyledi.anlamadım ama elimle dürümcüyü işaret edince, bana baktı dik dik. sonra beraber dürümcüye gittik, ordaki insanlar o kadar garip bakıyordu ki, ne var lan hiç insan görmediniz mi diye bağırasım geldi.kendime on defa sakin ol demişimdir kesin. sonra dürümleri söyledim. kardeşim çocukla çok iyi anlaştılar.dürümcünün sahibi bana, kadına her akşam üstü gelip bir şeyler vereceğini iletmemi istedi.malesef ben de bilmiyordum dillerini . ordan bir abi yardımcı oldu. allah ikisinden de razı olsun. İnanır mısınız dürümcü dürümlerin parasını almaya tenezzül etmedi. ayrılırken cebine biraz para koydum çocuğun .öğrenciyim ve çalışmıyorum. elimden gelen bu kadardı belki. ama inanın kaybettiğim hiç bir şey olmadı. huzur duydum, ayrılırken kardeşim, çocuğu öptü. çocukta kardeşimi öptü. gerçekten çok güzel bir tabloydu.

olayın gelişimi şöyle oldu tam da... kahvehaneye gittik amcamla. arkadaşlarıyla okeye tutuştular. ben de yanlarına kuruluverdim. dipnot:izlemesi daha zevk veriyor+çok uzun zamandır oynamıyorum. amcamın işi çıktı onun yerine ben oturdum. adamlar iyi tabi, dudaklarının kenarından hemen alaycı bir tebessüm süzüldü üçünün. niye böyle ezdiler anlamadım. oynamaya başladık tabi. ben bir ronaldolara oynuyorum, bir driplinkler atıyorum , bir taşlar çalıyorum, üçü şok, üçü iptal, üçü bay wefat.oyun bitimi itibariyle üçünün dudaklarının kenarında büzülmüş bir ezilmişlik hissi yayılıyor.akıllarına aldım conişlerin. bu arkadaşlar bilmiyor ki taş çalma da master yaptığımı, bu arkadaşlar bilmiyor ki sıkıcı lise yurdunda tek hobimiz okeydi.ve bu arkadaşlar bilmiyor ki kaybetmekten nefret ettiğimi. tişikirler türkiye.

etrafımda sürekli bir kavga silsilesi içerisinde olan insanların varlığından, kaygı duymaya başladım. herkes sinirli, herkes huzursuz, herkes gergin. kıyı da köşede yüksek sedalı ağız dalaşlarını görüyorum. son günlerde gerçekten çok buhranlı günlere şahit oluyoruz. lakin bir de olayın perde arkasını iyi okumak lazım. İyi tahlil etmek gerekir diye düşünüyorum. bir birimizle cebelleşmeyi bırakıp, tek yürek tek bilek olmamız gerekiyor bizlere hıyanet çukurlarını kazıyanlara karşı. ama önce sakin olmamız, aklın getirilerini kullanmamız gerekir. hele ki biz üniversiteliler cüzi de olsa en yakınlarımıza bu bilinci aşılamalıyız. evet canımız çok yanıyor ama bu can yakanların yanına kalacak değil illaki,ama önce bundan nemalananlara karşı sakin olup doğru düşünmemiz gerekiyor en azından.

şimdiki çocukların, çocuk olduğuna inanmıyorum. çok net. İnsanı havada kapıyorlar bre insafsızlar. hem sevecen hem bilgili hem de tilki . en önemlisi korkusuz ve melek içliler.

bu akşam çok utandığım bir olaya şahit oldum. şöyle anlatayım. az hava almak için dışarı çıkayım dedim. merdivenlerden inerken son katta elinde çöp poşetleriyle çantası olan bir kız gördüm. kız başını kaldırıp bana bakınca tedirgin oluverdi . hemen alt katta bodrum var girişte. ve girişte epey karanlıktı. onunda verdiği bir korkuyla da olsa gerek.hemen ileriye doğru atıldı, oradan uzaklaşmaya başladı.apartmanın kapısını o anın tedirginliğiyle o kadar sert kapattı ki hala kulağım çınlıyor. yola doğru hızlı adımlarla ilerledi.arkasına bir kaç kez baktığını da gördüm. bende içinin ferahlaması için hafif adımlarla ters istikamete saptım.İnanılmaz bir utanç hissettim içimde. bir iyi niyetin ifadesi olan İyi akşamlar demekten beni ve bizi mahrum bırakan insanlara yazıklar olsun diyorum. o kadar insanları korkutmuşlar ki en ufak bir söylemde dahi bir art niyet bir endişe aranır olmuş ne yazık ki. bütün bayan kardeşlerimiz hepiniz allah'ın bize emanetlerisiniz, emanete hıyanet olmaz dinimizde. çok şükür utancım kendime değil, bir birine su ve toprak kadar gerekli olan insanları birbirinden bu kadar ürkütenlere, bu kadar ayrıştıranlara.

50 bin defa lanet olsun bu düzene diyorum başka da bişey diyemiyorum. evde boş boş oturmaktansa, normal bir işte çalışıp kıyıda köşede biraz para biriktireyim dedim İş aramaya çıktım haliyle. yok abi yok adamlar çalışan elaman aramıyorlar. tabiri caizse insanlar binecekleri binek arıyorlar. adam koltuğunda poposunun izi çıkana kadar otursun, bütün işi sen yap. parayı o zulalasın. yetmedi bir tomar fırça ye. yetmedi kazandığın servismiş, şuymuş, buymuşlara gitsin. elde avuçta sıfır. yırtınmanla kal. ohh ne güzel iş.en çok koyan da elinden hiç ama hiç bişeyin gelmemesi.👊👊👊

kendimi dua okunacak "kısmet türbesi" ya da çaput bağlanacak dal gibi hissediyorum an itibariyle. ne zaman sevgili yapmaya karar veriyorum. beğendiğim kızla sohbet etmeye başlıyoruz. bir aya kalmadan kız sevgili yapıyor. bu da yetmiyor yaptığı ilk iş whatsapp profil resmini bana kapatması oluyor . not; bugün üç oldu.

bazen o kadar çaresiz kalıyorsun ki hayata karşı, elinden bir tutanının olmasını o kadar çok arzu edersin ki,bunun belki de hiç bir dilde ifadesini bulamazsın, sadece hissedersin derinden. dost, kanka, kardeş, kardi muhabbetlerinin ispat açısından ayyuka çıktığı zamanlardır. ve sonra anlıyorsun, hepsinin toplamının annenin senin için çektiği bir 'offf' kadar olmadığını. bugün bunu çok daha iyi anladım. İyi ki ama iyi ki siz benim ailemsiniz👪