dün çiflikte yürüyordum ve bir alt sokağa geçip devam ettim. gramofonun oralarda millet zarı öyle bi çalkalıyordu ki canım tavla çekti resmen :)
baya olmuş meğer tavla oynamayalı onu farkettim. sonra telefona uygullamasını indirdim. bir heyecan bir hevestir başladım oynamağa. sonra baktım ki sarmıyor. mevzuyu çaktım kulaklığı taktım bi sigara daha
iyi kötü 1 ayı devirdik be … alıştım mı diye düşündüm bu gün ? sonra değişen neydi ki ? diye bi soru sordum kendime . bi sigara ve en baştan başladım düşünmeğe
bir dünya yürüdüm ve en sonunda aradığım menemenciyi buldım. emelime ulaşıp hedeflediğim menemeni bitirdikten sonra sigaramın son nefesini çayımın son yudumuyla eş zamanlı olarak bitirmeğe çalışırken dilime bir şarkı dolanırh oldu. candan erçetin - sensizlik dinleyin dostlar…
samsun' a geldim geleli dilim şişti resmen. telefonu hiç kapatasım gelmiyordu ilk başlarda ama hattın öbür ucunda ki kişininde bir hayatı vardı demi :) bölümden tanıştığın elemanlarla çok muhabbet edemiyosun haliyle o güvenemiyo sen güvenemiyosun. çay içmeğe oturuyosun bir yere yabancı hissediyosun kendini herkes arkadaşıyla falan. bildin demi o duyguyu ;) aslında bunun olacağını çok iyi bilerek geldim buraya ama ilk haftalar alışmağa zorlandım. zamana bıraktığım arkadaşlık planları o tanışmalar vs bir an önce olsaya keşke :)
hal böyle olunca sürekli bir melankoli var üzerimde. kendi kendime eğlenceler bularak bu haklı melankoliyi uzaklaştırıyorum üzerimden ama nereye kadar…
aranızda beni anlayanlar olduysa selam ederim ;)
hal böyle olunca sürekli bir melankoli var üzerimde. kendi kendime eğlenceler bularak bu haklı melankoliyi uzaklaştırıyorum üzerimden ama nereye kadar…
aranızda beni anlayanlar olduysa selam ederim ;)
ben böyle bi salaklık görmedim ! seçim gününe 1 hafta varken olması gereken saat düzenlemesini 2 hafta öteliyolar …
ya biz salağız otomatik olarak düzenlenen telefon saatine 1 hafta boyunca alışamayacağımızı düşünerek böyle bi yola gittiler
ya da muhtemel bu işi yapanlar embesil
beyinlerine ekmek doğradıklarım
ya biz salağız otomatik olarak düzenlenen telefon saatine 1 hafta boyunca alışamayacağımızı düşünerek böyle bi yola gittiler
ya da muhtemel bu işi yapanlar embesil
beyinlerine ekmek doğradıklarım
arkadaş ! sana insanları ve onların insanlıklarını anlatıcam desem kaldırabilir mi senin o durmadan çarpan minik yüreğin … yahut kaldırır mı miden bu kadar acı baharatlarla dolu bir hayat içkisini ?
bilemiyorum yüreğinin derinliklerini o yüzden sana sadece bir yudum akıtacağım bu zehirden. İnsanlar bazen o kadar tiksinç ki aşk varsa bile ona olan inancımı alıyorlar içimden.
korkuyorum adeta "bir gün kapılacağım kadında onlardan olacak" diye
ey kadim ve aziz dostum sen alıyor olsaydın içine hala o nefesi
belki dökerdim sana bütün açıklığıyla bütün biriken o zehirleri.
seni hayatı boyunca unutamayacak kardeşin sana özlem duyuyor bunu ruhunda hisset olur mu ?
bilemiyorum yüreğinin derinliklerini o yüzden sana sadece bir yudum akıtacağım bu zehirden. İnsanlar bazen o kadar tiksinç ki aşk varsa bile ona olan inancımı alıyorlar içimden.
korkuyorum adeta "bir gün kapılacağım kadında onlardan olacak" diye
ey kadim ve aziz dostum sen alıyor olsaydın içine hala o nefesi
belki dökerdim sana bütün açıklığıyla bütün biriken o zehirleri.
seni hayatı boyunca unutamayacak kardeşin sana özlem duyuyor bunu ruhunda hisset olur mu ?
yerler yine ıslak bu sabah
bu şehirde kimse farketmiyor seni özlediğimi
her ağlayacak olduğumda şemsiyemi almadan çokıyorum dışarı. zaten alsam dahi bakmıyor burada insanlar birbirlerinin yüzlerine.
yalnızlığım tek oluşumdan değil be usta
o günden sonra başladı benim yalnızlığım
zaten gülmüyorum eskisi gibi veya güldüremiyor kimse sen gibi.
her ne zaman arasam bir başka kimseyi, onla uzun uzun konuşasım bile gelmiyor.
çoğu zaman beraber olmadığımızda bile o saatler süren kafamın içini kemiren gıcıklıklarını dahi özlüyorum.
bilmiyorum ne kadar daha sürer ama elbet bende yanına geleceğim.
bu şehirde kimse farketmiyor seni özlediğimi
her ağlayacak olduğumda şemsiyemi almadan çokıyorum dışarı. zaten alsam dahi bakmıyor burada insanlar birbirlerinin yüzlerine.
yalnızlığım tek oluşumdan değil be usta
o günden sonra başladı benim yalnızlığım
zaten gülmüyorum eskisi gibi veya güldüremiyor kimse sen gibi.
her ne zaman arasam bir başka kimseyi, onla uzun uzun konuşasım bile gelmiyor.
çoğu zaman beraber olmadığımızda bile o saatler süren kafamın içini kemiren gıcıklıklarını dahi özlüyorum.
bilmiyorum ne kadar daha sürer ama elbet bende yanına geleceğim.