geçmiyor aklımdan ya ne yapsak ki eskisi gibi uzun yazmak içimden gelmiyor. eskiden vakit çok iş yoktu şimdi iş çok vakit yok . İnsanın aklından bir şey geçmesi için durup kendini dinlemesi gerekiyor ancak artık öyle bir lüksüm kalmadı. anı yaşayıp geçip gidiyorum. eskiye benzeyen tek şey b 'ye p90 ile koşa koşa girmek sanırım. o da haftada bir ancak.
hayatın bana verdiklerinden daha fazlasını istediğim zaman hayatın bana verdiklerinden daha azını elde ediyorum. koştuğum yola dönüp bakıyorum. diyorum ki; "aştığım yola bak! bunca yolu göğüs gererek, zorluklar çekip emek vererek geldim. artık dinlenme zamanı"
sonra dinlenmek için durup önüme döndüğüm de ise diyorum ki "şu yola bak amk"
sonra dinlenmek için durup önüme döndüğüm de ise diyorum ki "şu yola bak amk"
evet genel olarak canımız sıkılıyor. İçimiz darlanıyor. hatta bugün benim kalbim ağrıyor. duygusal mıdır yoksa gerçekten bir rahatsızlığım mı var bilmiyorum, ama prensip gereği ölmedikçe doktora gitmiyorum. bazen durup diyorum ki insan insana bunu yapar mı? neden yapar? 20 küsür yaşındayken henüz, bunca yorgunluk, kaygı. özgürce sevebilmek, ve bir şekilde sevilmek istemek niye? anneniz babanız sizi sevmedi mi? evet. bazen hayat avucumda bir çay tabağı oluyor. öyle düz, öyle basit ve küçük. bazende bir çay okyanus oluyor, kendi deryalarında bilmem kaç defa seni boğuyor.
neşet ertaş-karlı dağlar eşliğinde (gönül yarası filmi)
neşet ertaş-karlı dağlar eşliğinde (gönül yarası filmi)