3.sezonunun kısa bir süre önce gelişi ile sevenlerini ikiye bölmüştür (bence). her ne kadar bu hikayenin biraz daha devamını bekleyen ama tadında bırakılması gerektiğini düşünenler, bize ne versen izleriz hayattan o derece bıktık diye düşünenler. ben iki kategoriye de giriyorum. hikaye güzeldi ama devam sezonunun bazı yerlerinin zorlama olacağının farkındaydım ama ortalık o kadar boş yapım kaynıyor ki açıkçası bu tarz ne verseniz izlerim modunda bir yaz geçirirken ilaç gibi geldi özellikle son 3 4 bölüm heyecan yükseldi yükseldi su gibi akıp gitti.

---spoiler---
allah belanı vermesin senin kadın ya o şekeri boğazına kaçır inşallah diyesim geliyor ama lanet gibi hamilesin bir de çocuğa yazık günah.
peki sen? peki sen aptal profesör? aşk şöyle aşk böyle dedin durdun gittin basit bir numarayı yedin aşk uğruna. hayır yani salak mısın? öldüyse öldü, bir dur teyit al kesin öldü mü. ondan sonra savaş moduna girersin. neyse sakinim...

"tahsildaroğlu benim peynirim güvenle alır lezzetle yerim."

"tabi siz anneleri tarafından size emanet edilen çocuklara her bakımdan yetersiz gördüğünüz bi kadının annelik etmesine şiddetle karşısınız ama." gibi 'ya ben bunu neden ezbere biliyorum allah aşkına ?' dedirten cümleler.

serena'nın öfkesini görsem koşarak terk ederdim o kortu ben, cesaretli bir şampiyon.

bulması kolay uygulaması zordur.

yeni gelin sunumlarını yalayıp yutmuş yeni bir tür.

diş ağrımı bile hafifleten (bence) en kullanışlı ağrı kesici.

bizim evde bir yere gidiliyorsa valizleri hep ben hazırlarım. hayır sürekli bir yere gittiğim bile yok ama nedense valiz hazırlayabiliyorum.
en sığmaz denilenleri sığdırıp, bu valiz bu kadar ağır nasıl olabildi sorusuna maruz kalabiliyorum.
öyle taktiklerim falan da yok bam bam bam ativeriyorum aslında...

bir şeylere günlerce aylarca üzülüp anı kaçırmak yerine ara ara üzülün illa üzülecekseniz. üzüntü duyacak bir şeylerinizin olması mutlu olunacak anlarinizda hevesinizi kursaginizda birakmasin.

kullanımına bolca ihtiyaç duyduğum yerine göre kaba/masum ifade

daima kahve ☕ ama çay da içiyoruz yerine göre

(bkz: travnik)

nefret edilesi bir mekan ya nef reeett

ölmesin sürünsün, neden ölüp kurtuluyor ?

İkisini de ne ararım ne sorarım...
yıllardır kavun karpuz denilince gözleri parlayan insanlara imrenirim ama yani ı ıhh bende hiç öyle bir heyecan yok

benim için ilk sırada 'himym' var
İptal edilen '2 broke girls' de üzmüştü
ah ah 'forever' vardı o da iptale kurban gitmişti

allah'ım söyleyemediğim ama hissettiğim her sıkıntıdan beni kurtar. âmin 🙏

'son otobüsü 1 dk ile kaçırmak' gibi sabrınızı zorlayan, bendeki şans bu ya dedirten, sayıları arttıkça başınıza iyi bir şey geldiğinde bütün şansımı tek seferde tükettim galiba demeye başlamanıza vesile olan olaylar silsilesi.

saatlerdir bana şu sözlük girdisini bekleten insanın sevdiğim bir roman kahramanından esinlendiği nicki, ısırarak sevilesi bir insan @zeze bildiğinden anladığından daha çok seviliyor olabilir tarafimdan 😏

•sesleneceğim ya da konuşacağım kişinin adını unutmak
•tokamın bileğimdeki varlığını unutmak
•dışarıdayken telefonumun nerede olduğunu unutmak
•bazı kelimelerin türkçesini unutmak
•google'da ne arayacağımı unutmak

canımız akrabalarımızın bizi "çok düşünerek" sordukları birbirinden orjinal sorular.

okul nasıl gidiyor okul ?
mezun oldun mu ?
İş buldun mu bari ?
var mı biri ?
nişan ne zaman ?
düğün ne zaman ?