lipstickk
din olgusunun çocuk doğar doğmaz kimliğine yazılmasını ve onu hayatı boyunca o kimlikle yaşamaya mecbur bırakılmasını (aile tarafından ) hiç doğru bulmuyorum. kendimi bir başka dine ve o dinin peygamberine daha yakın hissediyorum ama bu toplum baskısı yüzünden istediğim inancı yasayamiyorum. geçen gün bu konuyu anneme çıtlattım; bi güzel payladı beni... keşke niyelerini sorsa, ne yapılabilirleri düşünse... dünyaya gelmeden evvel seçme şansımız olsaydı ben bu dine mensup olmazdım ve din de takdir edersiniz ki bir inanç meselesidir. neden olmak istediğim yerde olamıyorum? neden bu hoşgörüsüzlük bu kabul edemeyişlik?
lipstickk
önümde bir soğuk bira, kültablasında sonunu getiremeden kendi kendine sönen bir yığın mentollü sigara, tuzlu fıstık ve fonda zeki müren& #39;den "sen kimseyi sevemezsin" keşke kimseyi sevmeseydi. ben buna da razıydım... ama o başkalarını sevdi, hepsini çok sevdi, bir beni sevemedi. eski sevgilisi saçlarını kesip hediye etmiş buna; saklıyormuş... bana anlatıyor bunları... bilmiyor onu ne kadar sevdiğimi, ulan bu beni öldürüyor, nasıl dayanılır nasıl mücadele edilir?.. ağlamaya dahi mecalim yok, acizliğimi oturduğum yerden seyrediyorum. elim ayağım boşalıyor su bardağını dudaklarıma götürecek gücü dahi kaybettim. neden böyle bir aşka düştüm kimsenin canını yakmadım ki ben...