bugün durup dururken farkettim de uzun zamandır buralara uğramıyorum.hayat koşuşturması, bitmek tükenmek bilmeyen inişlerim, çıkışlarım derken okulu bitirecek zamana geldik sayılır. oysa ki ilk yıllarımın efsane yalnızlıkları buralarda renklenmişti ve yine aynı dönemden geçerken buraların neşesini aradım kendi kendime.renklenmek için bekleyen tekdüze ilerleyen stabil hayatımdan merhabalar :)
yaşadığımız acının ve hüznün daha büyüğünü görene kadar en büyüğü bizim acımız zannediyoruz.kiminin ekmeği kuru kiminin pırlantası küçük dedikleri bu galiba. sevdiklerinize 'senİ sevİyorum ' demeyi asla unutmayın belki de son görüşün olur bilemezsin.
sevdiğiniz insanlara seni seviyorum demeyi asla unutmayın.bunu söylemekten çekinmeyin nerede, ne zaman, aklınıza gelirse sevdiğiniz insanların gözlerine bakabildiğiniz , yanında hissettiğiniz her an söylemelisiniz.çünkü onu gördüğünüzde son görüşünüz olmamasının garantisini veremezsiniz bu yüzden çekinmeyin.sevginizi dile getirmek size insan olduğunuzu hatırlatır..
biraz daha fazla para alabilmek için haksız yere büte bıraktığınız öğrencilerin hakkını nasıl ödeyeceksiniz hocam ? harcadığımız zamanımızın, özleminden gözümüze uyku girmeyen gecelerimizin , ders çalışmaktan patlattığımız beynimizin , karda kışta ellerimiz cebimizde üşüyerek gittiğimiz yolların... hangi birinin hesabını vereceksiniz ? önemli olan mevki kazanmak değil,insan olabilmek,vicdan sahibi olabilmek bunu ne zaman anlayacaksınız ?
arkadaşlar okul tatil evet biz çıkamıyoruz okula sınavlar falan iptal her neyse de orada yurtlar var, yaşayan insanlar var ya onlar ne yapacak.omü değil mahrumiyet bölgesi yeminle.
özledim ama gitmek istemiyorum,özlüyorum ama kavuşmak çok sıradan geliyor herkes gitti evine kavuştu ben hala yurt köşelerindeyim şikayetçi değilim gittiniz de kurtulduk bee şükür var mı kafa dinlemek gibisi :d
fİnalİmİ büttürdüm :d yine değişik bi insan olarak kendimi belli ettim.herkesin geçmek için çabaladığı dersten beklediğimden düşük ortalama aldığım için dersin hocasından beni bırakmasını rica ettim :) ve kaldim :d
bana bir miktar, ciğerlerimi temizleyecek,huzura kavuşturacak,beynimi oksijenle buluşturacak kadar ankara havası lazım sonra her şey düzelecek inanıyorumm
5. erkek çocuğunu doğurmuş aşiret ağası gelini modundayım.öyle bi rahatlık var üzerimde herkes gibi benimde finallerim var ama ben bunu niye hala kabullenemiyorum allasen çıldırcam yaa :( :o
kitaplar karşımda kapı gibi duruyorlar. İyi kapı ,güzel kapı da o kapı nasıl açılacak da çalışılacak ? nedir bu aşırı ders çalışmama isteği anlam veremiyorum
kar taneleri gökyüzünden sakince süzülürken huzuru odama ışığı vuran sokak lambasında buldum.keşke o huzurumu paylaşabileceğim ya da gözlerine baktığımda huzurum diyebileceğim biri olsaydı dedim ve yine yalnızdım
vize haftası geldi diye mi havalar bu kadar güzel ve gezmelik ? bir hafta önce donuyoduk eminim ki sınavlar bitince de donmaya devam edice. bence meteoroloji halt etmiş bu sınav takvimini hazırlayanların yanında.çünkü onlar havaların en güzel olacağı havaları daha önceden kestirip sınav haftası yapıyolar
beyim'e tavuklu pilav yapmam gereken yaşta vize notlarıyla ve fotokopilerle cebelleşiyorum.ben bunun hesabını öteki tarafta nasıl vereceğim acaba ? (tabi önemli ayrıntıyı atlamışım önce bi beyim olması lazım )
yine günlerden çarşamba ve dersim olmadığından ötürü her şeyi kabullenmiş ruhumla bastırılmış duygularımla bütün gün uyumak istiyordum sabahın 9 unda çılgın matkap sesiyle uyanmasaydım. al işte uyandım uyuyamıyorum napcam ben bütün gün yine mi patlıycam sıkıntıdan off hayat çok zor :(
ben sıkıldım benden kendi başıma eğlenmeye çalışmaktan sıkıldım yağmur da koşarken ayağım kayar da düşersem diye güvende hissetmek için tutabileceğim bi el olmamasından sıkıldım
sanki her şey ben olmadığım zaman benim olmadığım yerlerde oluyo.her sözün her cümlenin arkasından 'ben nerdeydim'diyesim geliyo.anne babasının düğün fotoğraflarında kendini arayan çocuk misali
bugün ders yoktu ve yine bütün gün yatağımla bi bütün olarak yaşamaya devam ettim hatta can sıkıntısından uyanmak bile istemedim bi ara acıktım yemeğe indim.resmen aşağıda hayat var giyinip süslenen kendini dışarı zor atıyo.ben çok merak ediyorum bu insanlar nereye gidiyolar her gün kiminle gidiyolar tek ben mi varım tek başına yaşayıp dışarı bi kahve içelim bari diyebilecek bile kimsesi olmayan ?
garip bişey sizin için boş r11 görmek ama ikinci öğretim olarak okula giderken boş ringle çıkmaktan ciğerim soldu arkadaşlar koskoca omü de insan mı kalmadı da ben derse giderken 3 kişi ring kiralamış gibi yapayalnız çıkıyoruz biri bana açıklayabilir mi ? kendimi sorgulamaya başladım ringte bile yanlız kalıyorum bu kadar mı ciğerime işledi acabaa ?
bu gün çok değişiğim arkadaşlar.bi ankaralı olarak büyük bi üzüntü yaşıyorum arkadaşlarımı kaybettim ve bi o kadarı da yaralı ama ben hala samsundayım gidemedim bile yanlarında olamadım.ne bileyim belki elimden bişey gelmeyecekti ama burada kalıp da öylece gözü telefonda haber beklemek de çok zor.ama bu kadar berbat ve acı dolu bir günün tek tesellisi her şeyim dediğim 20 yıldır iyimde kötümde her zaman yanımda olan canımdan öte dediğim kuzenimin sırf uyuyakılp o yürüyüşe gidememesi.eğer o sadece 1 saat önce uyanmış olsaydı ben şu an biçare bi halde onun cenazesini bekleyecektim bana da zehir olacaktı ankara sokakları belki de bir daha sığamaycaktım o şehre bana lanet gelecekti.şimdi ne yapmalııyım içlerine elat acısına düşen anne babalara mı üzüleyim arkadaşlarımı kaybettiğim için mi yanayım şu an kuzenim hayatta olduğu için mi sevineyim ne yapayım bu nasıl bişey ?
bigün bende farkedilcem biyerlerde buralarda kulaklarım çınlayacak umudumu kaybetmiyorum ısrarla :)