ucuncunesilsaglikci
hafif şiddet içeren yakın kız arkadaş terapisi diye bir şey var. psikologa gitsem bu kadar gerçeklerle yüzleştirilemezdim.
Taga
birisi kedi fotosu paylaşır altına 50 sayfa duyar kasar "ay kedi sevmeyen de ne bilim" ler falan. (sırf kadınlara poz için kedi alanlar gördüm) hayvana tecavüz eden var memlekette çıt yok.
hanzo elinde tespihle bir foto atar altına "osuruk kemiksiz kakadır yeğen" benzeri racon sözler ve ya en delikanlı benim ayakları yapar ama akşam eve gidince gücü kime yeterse ona dalar.
adamın biri şiddet gören bir kadını kurtarmak için canını tehlikeye atar. sonuç; hüküm giyer.
anlamsız.
naçizane düşüncem; oy verme olayı yaşa değil ortalama bir sınav derecesine göre belirlenmeli. (sınavın ismini bile buldum; seçmen seçme sınavı)eğer şahıs türkiye ortalamasından bile aşağıda bir not alırsa oy vermemeli. sorular ise çok basit olmalı örneğin fatih sultan mehmed'in İstanbul fethi tarihi ve ya kurtuluş savaşı gibi. neden sorular geçmişe dayalı diye soracak olursanız atatürk'ün kullandığı söz aklınıza gelsin "geçmişini bilmeyen geleceğine yön veremez"
Yepisyeni
se lam larrr omü halkı
uzun süredir stresli ve yüksektim
fekat artık çözümü buldum. paylaşmak isterim.
bir twitter hesabı açıyoruz, tamamen anonim. giriyoruz bir haber sitesine, haberlerin altında siyasilere, itlere, kopuklara sövüyoruz. sonra muhakkak bir karşılık veren çıkar. güzel bir ağız dalaşına giriyoruz. kimseyle takipleşmiyor, kişisel muhabbet kurmuyoruz. hatta ben takip edenleri de engelliyorum. sonrasında efendime söyleyeyim ilgi orospuları olur, neyim ben çikolatalı frappüçüno mu'cular olur, cinsiyetçi andavallar olur, şiddet meraklısı polatçıklar olur aklınıza hangi eğitilmez grup geliyorsa dilediğinizi seçiyor maceraya başlıyorsunuz
yeminlerim olsun ben huzuru böyle buldum. sıfır takip edilen sıfır takipçi, 1000lerce kat rahatlık 👌
Zeze
anasayfada denk geldiğim bir yazı üzerine benim de yazasım geldi. (taslaksız yazıyorum. uykulu halimden dolayı karışık cümlelerim olursa affediniz 🙏🏻)
ben biraz daha sınırları çizerek yazmak istiyorum tabiki, çünkü üslubum böyle. son zamanlarda kadın erkek ilişkilerinde benim de farkettiğim birtakım şeyler var. günümüzde maalesef kadına şiddet olayları ile fazla karşılaşılıyor. ama bundan en fazla payı bilhassa son günlerde masum erkeklerin aldığını düşünüyorum. artık hepsine üzgün olarak belirtmek istiyorum ki potansiyel manyak gözüyle bakılmaya başlandı. hâl buna dönüşünce elbette (diğer yazıya katılıyorum) özellikle sosyal medyada erkeklere yüklenilme, ama kadınlara ‘aaa’ deyince bile bir savunma gözlemliyorum. bu da ‘bilinçsiz’ kadınlarımızın daha hadsizleşerek erkeklerin yaratılış özelliklerine hakarete kadar maalesef varıyor. erkeklerin bu durumdan rahatsız olmasını anlayabiliyorum. kadına uygulanan fiziksel şiddet, erkeğe de duygusal anlamda uygulanıyor gibi geliyor. özellikle dış görünüş ve maddiyata varan ağır eleştirilere (ki bu aslında hakarete varıyor) maruz kalmak eminim çok üzücüdür. hele son çıkan kadının beyanının esas alınmasını saçma buluyorum. ama şu an için buna pek bi çözüm bulunacak gibi değil. bu tür şeylerin cinsiyete indirgenmesinden, insanlığa çıkarılacağı günün gelmesini tabiki isterim. çünkü hiçbir şey cinsiyetle ölçülemiyor, mesele insanlık. (yine yazıya ithafen) her nasıl ki primcilerle erkeğe hakaret varsa, buna göre daha az da olsa aynılarını kadınlara yapanlar da var, bunu da belirtmek isterim. dediğim gibi kadın - erkek değil de insan olarak değerlendirmekte herzaman fayda var ☺️🌸
cufcuf
bıktım artık her gün tecavüz, cinayet, şiddet, işkence haberleri görmekten.
ne istiyorsunuz insanlardan, hayvanlardan, bitkilerden? bir köpeğin üzerine asfalt döktüğünüz de ne elde etmiş oluyorsunuz? ya da bir hayvanın bacakları, kuyruğu sizin ne işinize yarıycak? canlılara acı cektirmek, tecavüz edip öldürmek , şiddet uygulamak size ne veriyor? nasıl onların o çaresiz hallerinden zevk alabiliyorsunuz? nasıl kendinizi onların yerine koymuyorsunuz? hiç vicdan azabı çekiyor musunuz acaba? hayatları paramparça etmek vicdaninizi birazcikta olsa sızlatıyor mu? o leş ellerinizi, vücutlarınızı, ruhlarınızı, zihniyetinizi bizden uzak tutun artık. bir köşede acılar içinde kıvranarak gebermenizi ümit ediyorum. onların acılarını hissede hissede bir leşe dönüşmek size yakışır bir son olur.
Артем
ya insanlar niye bu kadar çabuk yargılıyor? bugün yavrumla gezerken yaşlı bi adam yaklaştı yanımıza ve yavru mu sevmeye calıstı.bebekliğinden beri tanımadığı ve benim fiziksel temas kurmadığım insanlardan uzak duran yavrum sevdirmedi kendini izin vermedi kaçtı hemen ordan.dayı da bana sen bu köpeği dövüyor musun sevdirmiyo kendini kaçıyor korkuyo insanlardan kesin şiddet uyguluyosun dedi(hayır böyle saçma birşey demese hiç uğraşmam adamla,ama tutamadım kendimi :d) bende evet nerden anladınız deri giyip sıcak mum döküyorum üstüne sonra da bağlayıp "jawohl herr oberstrumbannführer"diyene kadar kırbaçlıyorum nerden anladın dedim.dalga mı geçiyorsun sen bu ne böyle diyince elbette dalga geçiyorum ama siz hastasınız sanırım sahibi olmadığınız size kendini sevdirmemiş olabilir mi acaba? dedim sonra bastı gitti ama hala anlamıyorum bu nasıl bir şey ya bu tavır nedir arkadaş ceaser milan sanıyor heralde kendini. :d o değilde dayı beni delirtsende iyi eğlendim seninle teşekkürler:d

Selam Ziyaretçi

Gördüğüm kadarıyla henüz giriş yapmamışsın! Lütfen giriş yap, bekliyorum :)