thor
yeni üyeler gelmiş. akıyor maşallah bu akşam.
ikizler
her zaman hayatımın en özel köşelerinden biri olan ama uzak kaldığım bu evimden 10 ay sonra hepinize tekrardan merhaba. umarım hepiniz çok iyisinizdir. bu evime geldiğimde eski mahallesine dönmüş bir yetişkin hüznü kaplıyor içimi. mahallesinin, evinin çocukluğundaki, gençliğindeki o cıvıl cıvıl halleri göz önüne gelir de o günlerden şimdiki ana doğru sıcak bir gözyaşı hızında bir anı yolculuğu yapar ya. İşte onun gibi bir şey. bu hal bende oldukça evimin anahtarını çıkarmaktan korkuyordum. bir zamanlar neşe saçan evimin içindeki sessizliği duymaktan. geçen akşam ilkadım sahildeki çay ocağında otururken oradaki abi ile ayaküstü muhabbet ettik. uzun zamandır görüşmemiştik. diğer abinin nerede olduğunu sordum ve aldığım cevap birden gözlerimin dolmasına neden oldu ölmüş o abi. evini bir gece böcek ilacı ile ilaçlamış sineklerden korunmak için ve uyumuş sadece. sonrası yok. o kadar oturdu ki içime. ellili yaşlarında bir abiydi. güleryüzlü, neşeli sesli biriydi. bir kaç selamlaşmamızdan sonra tanış olmuştuk. biraz muhabbetimiz ilerleyince bize ikinci baharını ve her iki tarafın evlatlarının karşı çıkması sonrası kavuşamadıklarını anlatmıştı. öyle anlatmıştı ki hem de bir romanın dönüm noktası gibi. gözleri her anlattığına eşlik etmişti. geriye bir fotoğrafı bile kalmadı bana. sadece zihnimdeki o güzel gülüşüydü geri kalan. İçimi yakmıştı gidişi ve koptum o anki arkadaş ortamımdan. o kopuş bugün anahtarları cebimden çıkarıp omudedikodu mahallesine girmeme ve ikizler kapımı açmama vesile oldu. benim ise hayatım haddinden fazla değişti bu dönemde. okulum bitti ve bir süre bir yerlerde çalıştım. sonrasında ise çok da geçmiş olmayan bir geçmişte atandım ve atandığım kurumda çalışmaya başladım. hem de samsuna atandım. İmkansız geliyordu bu bana ama olmuştu işte. üniversite yıllarımda kendimi bulduğum şehir yeniden bana kucak açtı ve bu sefer uzun yıllar boyunca kalmak üzere yerleştim bu şehre. İl merkezine azıcık uzak bir ilçedeyim lakin her hafta sonu kendimi atakum sahilde, ilkadım çay ocaklarında buluyorum. artık maddi özgürlüğüme tam manası ile sahiptim. bir ev kiraladım. 2+1. hep hayalini kurduğum yaşamın ilk temellerini atmış oldum böylece. İstediğim eve sahip olmak ülkemizin ekonomik durumundan dolayı biraz zaman alacak biliyorum ama şu haliyle bile bana mutluluk veriyor bu ufak yuvam. bu fotoğraflar da salonumdan ve evimin balkonundan ufak iki kare. buraya taşındığımdan beri pek yalnız kalmadım. sadece 1 haftasonu yalnız kaldım. oradan buradan arkadaşların uğrama noktası oldum. amaçlar edindim kendime ve 15 yıl verdim kendime. üniversite yıllarında amaçladığım ne varsa gerçekleştirdim çok şükür. en yapılamaz olarak görülen şeyleri bile yaptım. şimdi bakalım 15 yıl sonrası benim için nasıl olacak. evet şu an ikizler evimdeyim. ama yetişkin hüznüm mahalleye çıktığımda içimi kaplıyor. kapı komşum snorlax'ı göremiyorum. çatı katından bize seslenen posydon yok, eski dostum oas gideli uzun zaman olmuştu. gezginimin ad babası yok, o yok bu yok, gerçekten görmesem de hayatımda yer etmiş bir çok dostum artık yok. özlediklerimin yokluğuna alışmak ve yeni bir yaşantıya adepte olmak biraz zaman alacak ha ne dersiniz. hepinize mutlu geceler dostlarım...
Sos
pandemi sürecinde samsun'daki bir arkadaşımla memleketteki bir kız arkadaşımı tanıştırdım. İkisinin de ciğerini biliyorum. sabah oğlan kıza bir mesaj atmış ciğerimi resmen mesajda bıraktım. sonra da benimkisi mesaj atmış akşam iddiaya düşücez yazamayabilirim merak etme diye...
Taga
birisi kedi fotosu paylaşır altına 50 sayfa duyar kasar "ay kedi sevmeyen de ne bilim" ler falan. (sırf kadınlara poz için kedi alanlar gördüm) hayvana tecavüz eden var memlekette çıt yok.
hanzo elinde tespihle bir foto atar altına "osuruk kemiksiz kakadır yeğen" benzeri racon sözler ve ya en delikanlı benim ayakları yapar ama akşam eve gidince gücü kime yeterse ona dalar.
adamın biri şiddet gören bir kadını kurtarmak için canını tehlikeye atar. sonuç; hüküm giyer.
anlamsız.
naçizane düşüncem; oy verme olayı yaşa değil ortalama bir sınav derecesine göre belirlenmeli. (sınavın ismini bile buldum; seçmen seçme sınavı)eğer şahıs türkiye ortalamasından bile aşağıda bir not alırsa oy vermemeli. sorular ise çok basit olmalı örneğin fatih sultan mehmed'in İstanbul fethi tarihi ve ya kurtuluş savaşı gibi. neden sorular geçmişe dayalı diye soracak olursanız atatürk'ün kullandığı söz aklınıza gelsin "geçmişini bilmeyen geleceğine yön veremez"
Sanatçı
bir şarkı büyütüyorum, ömrüme benzeyen..
sabah kadar uçuk, akşam kadar acı..
rengi dört mevsimin uyumsuz karışımı,
acemi bir şarkı..
umuda ve gerçeğe böyle katlanıyorum.
Sanatçı
geçen hafta akşam üstü bowling oynamaya gitmiştik, bowling çıkışı, 2 erkek 2 de kız gördük, erkeklerden birisine rica ettik toplu fotomuzu çektiler, ondan sonra herkes dağıldı neyse baktık o 2 kız ve erkek volkswagen jipine bindiler bizde kuzenle bmw deydik, neyse volkawagen jipinin arkasını açık sanıp o arabadakileri uyardık, sonra arabadaki erkekte onun kamera olduğunu söyleyince şaşırdık, sonra gidiyoruz otobana çıktı o erkek geldi bizi solladı yanındaki kızlara artistlik yapacak ya zengin züppesi, sonra benim kuzen güldü, dedi senmisin artistlik yapan taktı vitesi 6 ya, bmw yle bastı 160 a o jipi imkanı olmamasına rağmen arkadan geldi solladı sonra elle salladı bunlara biz bi koptuk, o mal baka baka kaldı... sjsjsjsj
ucuncunesilsaglikci
bir hafta öncesine kadar çok sevildiğinize emin olduğunuz ve çok sevdiğiniz biri olduğunu düşünün. kendi sevginizden çok onun sevgisinden eminsiniz o derece. sonra ikinizle alakalı olmayan bir sebeple ayrılmak zorunda kalıyorsunuz ve çok üzgünsünüz. hem çok sevip ayrıldığınız için hem de çok sevdiğiniz o insanı üzdüğünüz için. normalde bir acı çekecekken onu üzdüğünüz için üç kat fazla acı çekiyorsunuz, kahroluyorsunuz resmen. sonra bir akşam arkadaşınızla uzun uzun konuşurken bu çok sevdiğiniz insanın zamanında yaptığı ve sizin affettiğiniz yanlışlarını bu yaptığı da çok saçmaydı diye anlatırken aslında o olaylarda yalan söylediğini fark ediyorsunuz, sonra bu olaylarda bulunan bir kıza mesaj atıp işin doğrusunu öğrenmek istiyorsunuz. kızla konuşunca öğreniyorsunuz ki sizi aldatmış. tüm parçaları bir araya getirip baktığınızda da gördüğünüz şey bir değil iki değil tam üç defa sizi aldatmış. çok sevdiğinden emin olduğunuz o insan yapmış bunu. diyeceğim o ki kimseye ama kimseye insan aşktan kör olmuş gözlerle bakmamalı, evet çok sevebilirsiniz köpek gibi sevebilirsiniz; ama mantığınız asla devredışı kalmamalı. ben mantığımı kullanmam gerektiğini çok geç ve çok ağır bir şekilde öğrendim ve tecrübeyle sabitledim.
Uyku
dün akşam birinin, birisiyle maçı vardı. normalde futbolla aram yoktur ama denk geldim, yemek yerken biraz izledim.
dikkatimi bir şey çekti, kamera yukarı çıktığında turkcell'in logosu ile birlikte "türksporu" yazmışlardı.
oyuncular içerisinde ancak bir tane türk ismi duyabildim. kamera taraftarlara yakınlaştırıldığında şok oldum; taraftarların olduğu yere file çekmişler.

şimdi sizlere soruyorum, türk futbolu bu mu? türk sporu bu mu?
quaevocatur
maddi durumumdan dolayı şuan kalmakta olduğum kampüs pansiyon dan kyk yatay geçiş yedek sıramın 1 kişi kalmasıyla ara dönemde kyk yurduna geçmek zorundayım(evet karadeniz çıksa bile:( ). 4 kişilik oda kahvaltı artı akşam yemeği 700₺. 2.dönem için devralmak isteyen olursa aylık bedelin bi kısmını da ben karşılayarak devredebilirim.
yolyordam
bu akşam gelecek kaygısından göğüsüm sıkışıyor, nefesim daralıyor.
Yepisyeni
İyi geceler sanal arkiler
hiçbirinizi tanımıyorum ve bu bana burada rahat olma özgürlüğü veriyor. saçma sapan şeyler yazarsam bu yüzden
bu sefer de beni üzen bir davranıştan bahsetmek istiyorum

değer verdiğiniz birisi sizi kıracak bir davranışta bulunuyor. sonra siz de yapıcı olmak adına bunu iletiyorsunuz. çünkü bana göre doğrusu budur. söylenmelidir ki tekrarlanıp sizi tekrar kırmasın ve birikip istenmeyen sonuçlar doğurmasın. yahut sizi içten içten yemesin. bu sebeplerle paylaşırsınız ve nankörsün cevabını alırsınız. karşınızdaki size ne kadar değer verdiğinden, sizin için yaptıklarından, fedakarlıklarından bahseder. ve hatta lafı hani biz iyiydik, buna mı alındın'a getirir.

İşte bu davranış beni deli ediyor. evet seni seviyorum ve evet bu beni kırıyo. akşam akşam yıllar evelden söyleyemediklerim içime birikti. karanlık sokakta tek yürürken ve ayın güzelliğine hayranlık duyarken duygusallaştım

velhasılı omü dedikodu sakinleri, siz böyle yapmayın. sevenler de alınır
ve bu muhabbetin karşı cinsle olması gerekmez. arkadaşlarınız ve hatta ailenizde de içinde biriktirenler olabilir. olgunca konuşulacak insanlar olmaya çalışalım
sevgiler :)
ozlem
akşam olsada gitsek bu arada yasak elmayı izleyen varmı çoookk heyecanlı bu akşam çerezinizi çayınızı hazırlayın
ikarus✨
thor nerde ya? soru cevap yok mu bu akşam? bi konuda karar veremedim, hemen sorup seri bi şekilde cevap almam lazım???
Forseti
güzel bir akşam üstünden selamlar
Le Petit Mami
yağmuru özleyebileceğimi bilmiyordum. dün akşam deliler gibi yağmurun altında yürüdüm, koştum, müzik dinledim.
kelebeketkisi
allahım herşey benim başıma mı gelir ya. İnsanlar sanki sabrımı deniyor. dün akşam bilet aldım samsun'a gitmek için. metrodan (mecburi olarak çünkü başka firma yok!!!) ve bilet sadece kalemle yazıldı kaşe basıldı. bende ne olur ne olmaz diye int baktım. bie baktım ki erkek yeri görünüyor yanı da dolu üstelik erkek olarak..adamı aradım güzel güzel anlatıyorum he. bakın diyorum internetten bilet yerime baktım erkek görünüyor yanıda dolu. sorun çıkmasın diyorum bana diyor ki nasıl görüyorsunuz erkek olduğunu. diyorum her zaman görünüyor zaten. bana gene diyor siz bilmiyorsunuz.bağırmaya falan başladı telefonu kapattı. benim sinirler tavan tabi..dedim sen görürsün. kontrol etmek için, bende müsteri hizmetlerini aradım. dedi adınıza bilet yok..adamı geri aradım dedim sen ne diye kapatıyorsun telefonu..birşey anlatıyorum dinlemek zorundasın.birde diyor mubarek ayda sinirlendirmeye mi aradın..lan adıma bilet yok diyorum gerizekalı ya. salak birde telefon kapandı ben kapatrmadım diyo. dedim adıma bilet yok müsteri hizmetleri öyle dedi. burda boş görünüyor koltuklar diyor sen nerden görüyorsun erkek oldugunu..delirecem ya.. geri yine kapattı. ne var ne yok her yeri aradım..ilk defa birini bu kadar çok şikayet etmek istedim yani...hala yazarken bile sinirleniyorum 😠😡sonra geri arıyorlar sorun neydi falan diye. şunu baştan doğru düzgün konuşsalardı nalet insanlar
yolyordam
ikarus✨
bir arkadaşım var, sürekli iletişim halinde değiliz ama garip bir şekilde ne zaman canım sıkkın olsa bundan hiç bahsetmediğim ve bilmediği halde bana "iyi misin, her şey yolunda mı" diye mesaj atıyor. bu akşam yine aynısı oldu ve bu sefer "nasıl olduğunu, nasıl hissettiğini senden başka bilen var mı?" diye bir soru sordu. açıkcası bu soru bende soğuk duş etkisi yaptı. çok doğru ve mantıklı bir soru. düşünmeye başladım, nasıl olduğumu gerçekten benden başka bilen biri var mıydı...
Zeze
hep büyük, boş bir alanda saçma sapan şarkı söyleyip dans etmeyi hayal ederdim. geçen gün bi arkadaşımla buradaki çamlıkta akşam kimse yokken çantaları bir kenara fırlattık. şarkı söyleyip dans ettik 😅 diğer arkadaşımız bi çekim falan yapabilirdi aslında, unutmuş olsa ki o ana dair elimizde ne bir fotoğraf ne video var. ama olsuun o an benim unutulmayacak anlıklarım arasında çoktan yerini aldı bile 🙈💃🏻
ladylazarus
akşam halam, karşı komşunun eşinin ev işlerinde ne kadar yardımcı olduğunu söyleyerek eniştemi uzun süre sıkıştırdı. bir süre sonra adam cevap bulamayınca “ çarşambalıyım ben ! ” dedi. bundan sonra her şeye gösterecek tek sebebim budur, mazeretim var çarşambalıyım ben !

bu da sanatsal çağrışım


Selam Ziyaretçi

Gördüğüm kadarıyla henüz giriş yapmamışsın! Lütfen giriş yap, bekliyorum :)