buranın en eski müdavimlerindenim . ne zamandır girmiyordum bı bakayım dedim.
bazi seyler cok degisti bazi seyler ayni eskisi gibi ama en onemlisi ben eskisinden daha mutlu biriyim
konserler bedava olduğu için mi bu kadar kalabalık? bizim insanımız bedava olan şeyleri görünce neden kan kokusu almış köpekbalığı gibi üşüşüyorlar? bezer bir örnek ise bayramlarda toplu taşımanın ücretsiz olduğu zamanlar. 19 mayıs akşamı tramvayın içine pirenin bile giremeyeceği boşluğa binmeye çalışan insan gördüm. belki psikolojik olarak zaten aşırı pahalı bir ekonomiden dolayı insanlar ücretsiz şeylere sahip olabilme isteği yüzünden böyle davranıyorlardır. ama hayat pahalılığından şikayet etmeyen insanların bedava şeylerin dibini sıyırmak istemesi daha büyük bir psikolojik sorun değil mi? ama asıl yapmak istedikleri şey -bence- o konserde olmak, olduğunu sosyal medyada paylaşmak ve o anı yaşadığı için övünüp diğer insanlar tarafından övülme/beğenilme isteği. şuanki z kuşağı teknoloji ve sosyal medyayla iç içe doğduğu için onlarda bu sıradan bir davranış şekli olabilir. ama 30 yaş üzeri insanlar sosyal medyanın olmadığı dönemlerde her giydiği kıyafeti her yediği yemeği her yaptığı sporu etrafındaki insanlarla şuanki kadar çok paylaşıyor muydu? bilinen en eski "story" modası sanırım msn'deki durumum adlı bölümdü. onu bile güncellemeyen insanlar nasıl günde onlarca story atar hale geldi? ve son olarak olan bayülgen'nin dediği gibi "bu ülke 3 tarafı denizlerle çevrili koca bir akıl hastanesidir."
ne kadar sene geçerse geçsin, üniversite zamanları bi başkaydı, ders çıkışında yaşam merkezinde oturur çaylarımızı içer sohbet ederdik, sahile gider dayıyı dinlerdik, türk-iş teki parkta toplanır türkü söylerdik, arada yurttan kaçıp hafta sonları arkadaşın evinde kalırdım, güzel kahvaltı yapar çaylarımızı içerdik, o kadar çabuk geçiyor ki yıllar bazen eski anıları özleyebiliyorsun, mezun olduktan sonra sorumluluğun ne olduğunu anlıyorsun, üniversite hayatı rahattı, ders gider gelirdin çok kafanı yormazdın, şimdi herşeyi düşünüyorsun geçinme derdine düşüyorsun...
bir hurafeye göre adam intihar eden eski sevgilisine yazmış
dün gece bomonti de parti vardı bi uğrim dedim 11 de boşaldı nerde o sabaha kadar süren eski partiler hocaa @admin
admin ado ben eski şiirlerimi bulamıyom eski sitenin arayüzünden luyoduk noldu onlar
aynı gökyüzünün altında, kaç beden eskittim ? insanüstü bir kayıtsızlıkla bulutları izlerken düşünüyorum bunları. aynı gökyüzü altında, birkaç asır önce ağladıklarıma gülerken idrak ediyorum varlığımın gülünçlüğünü. biri, hiçbiri, binlercesi.. yıllar evvel okuduğum bir pirandello romanı. moscarda' nın , eşi vesilesiyle burnundaki, belki varlığındaki kusuru fark etmesiyle başlıyor roman. biriyken, hiçbiri oluyor moscarda. sonra binlercesi olmayı deniyor ve en nihayetinde koca bir ' hiç ' olarak çıkıyor karşımıza. İnsanoğlunun bilinçsiz döngüsüdür bu. ilkin, ' biri ' olduğumuzu sanırız. o 'biri' ne göre yaşamayı hedefleriz tüm yaşamımızı. sonra bir gün, kendini biri sanan bir başkası, ' hiçbiri' olduğumuzu öğretir bize. insan, ancak varlığındaki kusuru fark ettiğinde yahut sarıldığı biricik giysinin gülünçlüğüyle cüceleştiğinde yaşamaya başlar. asıl kopuş oradadır ve artık ne ' biri ' dir o, ne de ' hiçbiri'.. ' binlercesi ' dir. her yeni parmak için biri olmaya çalışır. ailesi için, arkadaşları için, sevgilisi için, sokaktan geçen herhangi biri için bir ben yaratır. binlercesi olmaya çalışırken kaybeder kendini. belki de delilerdir yalnız bu döngüyü tamamlayan. bizler asırlardır, aynı gökyüzünün altında dönen bulutlar gibi bin parça olmuş, bir zamanlar ağladıklarımıza gülüyor, güldüklerimize ağlıyoruz. bazen benim gibi birkaç tanesi başını kaldırmayı akıl ediyor. oysa bilmemeli insan. eski bir dostoyevski hastalığı sarıyor bedenimi. iliklerime kadar ' anlıyorum '.
gökyüzü yasaklanmalı !
'' bu adam fezadan
fezada, fezada ''
gökyüzü yasaklanmalı !
'' bu adam fezadan
fezada, fezada ''
lise hayatını gram özlemiyorum ama liseden eski arkadaşlarımı gördüğümde "kızlar sizi çok özledim, keşke tekrar lisede olsak" diyorum. bunları derken gözlerim doluyor. yalan söylerken o kadar inandırıcı oluyorum ki söylerken ben bile kendi yalanıma inanıyorum.
gençler ne alemdesiniz ?? ben eskilerden sayılırım epeydiir yoktum buralarda. dertliyim şu sıralar bir hayli de yorgunum. size bir kaç sorum olacak.. benim sevgilimin cook yakın erkek arkadaşıyla zamaninda bende çok yakındım dedikodu bir yapardık üçümüz beraber çok güzel vakit geçirirdik. üç kişi efsane bı grup olmuştuk. taa ki bu arkadaşımızin sevgilisi olana kadar. artık dostluğumuz bitti. sevgilisinin ona sınırlar koyduğunu düşünüyorum. ve şöyle de bir şey var ki sevgilisi olan kız bana karşı fazla samimi davranıyor. ama benim yakın arkadaşımi elimden aldığı için ben ona sinirliyim. sizce kızın yaptığı davranışlar mantıklı mı ?? yani beni arkadaşımdan uzaklaştırıp kendinden bana yakın olmaz çabası ? bana iki yüzlülük gibi geliyor ?? bu yüzden de o kızı sevmiyorum. ve artık o arkadaşımla da konuşmuyorum. sevgilim de bu konuda arkadaşıyla benim aramda kalmış gibi hissediyor. onu üzmek istemiyorum ama onlarla da yan yana gelmek istemiyorum. yani onlarla buluşmak. ama sevgilim ısrarla buluşursak daha farklı olacağını düşünüyor. off offf belki de bunu okuduğunuz da hiç bir şey anlamayacak yada hiç okumayacaksiniz ama olsun be canınız sağolsun 😂😂 iyi geceler
şimdiki sigaramı 5 sene boyunca seni seviyorum ve senden başkasiyla birlikte olmam diyerek yalan söyleyen ve bu akşam da başka bir erkeğin elini tutarak nişan yüzüklerinin fotoğrafını çeken eski sevgilim (hala köpek gibi seviyorum ) için yakiyorum.
anlamiyorum ya neden eski sevgilim bayramda da olsa mesaj atarki bide sevgililik doneminde elimi bile tutturmama rağmen benden bi yakinlik gormemesine ragmen yanls anlamayin ona karsi biseyler hissedebilirim diye sevgili oldum ama ona karsi icimde biseyler olmadigini farkettim onun degistigini farkettim ve fazla uzatmadan bitirdim herşey bitmis gitmis geride kalmis bu mesaj niyeee illa numaramimi degistireyim yada engelmi atayim he !
kpss hazırlıklarına başlamamla birlikte sitede onlayn olmaya karar verdim. en eskilerden yeni müdavim benim artık arkadaşlar. hepinize selam sarıya hasret ✋🏻
galiba sıcak hava bende kafa yapıyor. böyle birden bire gelen eski sevgiliye mesaj atma hissi. sonra ani ruh değişimleri. daralma bunalma. uykun varmış gibi olmasına rağmen uyuyamama. havadan değil de depresyonun en üst seviyesinde felanım herhalde o da olabilir.ya da bir ihtimal daha var o da sigarasızlık mı dersin? hayır bir de alkol felan kullanıyor olsam hiç düşünemiyorum. allah bilir hangi rezilliklere imza atardım😂 neyse bu geceyi eski mesajları okuyarak, yapılan kötülükleri kendime hatırlatarak kazasız belasız atlatayım da gerisi çok da önemli değil 😅😂
garip duygular içerisindeyim. ama biliyorum ne kadar uğraşsam,avuçlarımı sıkıp gitmesini önlemek istesem de gitmek isteyen kum tanesi misali dökülecek avuçlarımdan . gerçi gitmek istediğini zannetmem. defalarca birbirimizin kalbini kırdıktan sonra aynı samimiyeti yakalarız sanmıştım ve de bir ara gerçekten eski samimiyeti yakalamıştık ya da ben öyle sandım, bilmiyorum. zaten şu dünyada başıma gelen çoğu şey zannettiklerimden geliyor. yani sonuç olarak olmuyor ve hayat bana gitme yolunda olan kimseye engel olmamayı ve de hiçbir şeyin garantisi olmadığını öğretti. bir şey tıkalı şuracığımda. kelimelerle anlatılacak gibi değil. yolun açık olsun kardeşim, hep mutlu ol...
farkettim ki ben yalan söyleyemiyormuşum. aslında ben farketmedim çok yakın iki arkadaşım söyledi. zaten eskilerden beri kendimi tanımlayamadım hiç. bu kötü bir şey. İnsanın kendini tanımaması hakketen kötü bir şey. ha bu iki deli arkadaşım şuan karşımda dans ediyor. lale devri çocuklarıyla beraber 😁😁 seviyom ben bunları hee 😄😄
merhaba millet.
burada adet olmaya başlamış nick değiştirip yeni, sıfır bir kimliğe bürünme olayını bende gerçekleştirmiş bulunmaktayım. güzel oldu böyle, zaten eski nickte de pek bir şey yoktu. bir yorum attıktan sonra şu "anonim olduğun kadar insansın. anonimliğin suyunu çıkarma" msj'ından sonra almıştım ilk nicki. bilirsiniz ne oluyor burada kafası vardı tamamen ilk nickte ki neyse.
yeni nickime özel yaptığım bir çaydan bahsedip konuyu kapatacağım. burada yazılan uzun yazıları pek okumadığım için uzun uzun sıkmak istemiyorum. çaykur'un demlik poşet çayını kullanıyorum biraz büyükçe olan bardağımda. her akşam yaptığım çayın içine bu akşam hangi akla hizmet olduğunu biliyorum fakat etinin kalem boyutundaki çikolatasından attım. sonuç şu ki yazıyı bitirdikten sonra bardağımı iyice yıkayıp yeni bir çay yapacağım.
aslında "çay yapmak" demek istemiyorum fakat demlik ve ocak olmadığı için poşet çaya muhtaç kalıyorum bu sebeple de demlemek gibi bir asil kelimeyi burada kullanamıyorum. çayı çok seviyorum. size de iyi akşamlar diliyorum.
burada adet olmaya başlamış nick değiştirip yeni, sıfır bir kimliğe bürünme olayını bende gerçekleştirmiş bulunmaktayım. güzel oldu böyle, zaten eski nickte de pek bir şey yoktu. bir yorum attıktan sonra şu "anonim olduğun kadar insansın. anonimliğin suyunu çıkarma" msj'ından sonra almıştım ilk nicki. bilirsiniz ne oluyor burada kafası vardı tamamen ilk nickte ki neyse.
yeni nickime özel yaptığım bir çaydan bahsedip konuyu kapatacağım. burada yazılan uzun yazıları pek okumadığım için uzun uzun sıkmak istemiyorum. çaykur'un demlik poşet çayını kullanıyorum biraz büyükçe olan bardağımda. her akşam yaptığım çayın içine bu akşam hangi akla hizmet olduğunu biliyorum fakat etinin kalem boyutundaki çikolatasından attım. sonuç şu ki yazıyı bitirdikten sonra bardağımı iyice yıkayıp yeni bir çay yapacağım.
aslında "çay yapmak" demek istemiyorum fakat demlik ve ocak olmadığı için poşet çaya muhtaç kalıyorum bu sebeple de demlemek gibi bir asil kelimeyi burada kullanamıyorum. çayı çok seviyorum. size de iyi akşamlar diliyorum.
bu gün dışarı çıktım işim vardı onu halletmek için nedendir bilmem evden çıkarken eski sevdiğim aklıma geldi acaba görürmüyüm diye geçti aklımdan bi an neyse dedim öyle geldi aklıma sandım çıktım işlerimi hallettim dolmuşla geri dönecektim bindim bi iki durak gittik sonra dolmuşa binen biri dikkatimi çekti öyle arkasından baktım biraz sonra yüzünü dönünce o olduğunu anladım içim bi tuhaf oldu sol yanıma bişey sapladılar sanki o an oda beni gördü öyle bakıştık ona baktıkça ağlayasım geldi dayanamadım indim inerken yanından geçtim ve kulağına yaklaşıp sessizce (çok sevmiştim) dedim ve indim indikten sonra tutamadım kendimi bi iki damla yaş döküldü gözlerimden nedendir bilmem ama unutamıyorum onu tam unuttum derken yine geliyor aklıma
sizce ne yapmalıyım nasıl unutabilirim tavsiyesi olan varsa lütfen söyleyebilirmi:-(
sizce ne yapmalıyım nasıl unutabilirim tavsiyesi olan varsa lütfen söyleyebilirmi:-(
selamlar, ben eskilerden öf* . ne kadar çok değişmiş burası. tam gaz devam ediyor hala etkinlikler falan belli ki :) adoo chikoo naber abiler 😄 kafamı uzatıp bi selam veriyim dedim hadi eyv 😄
İçini dök...dökelim bakalım. benim hayatımda sadece o oldu. beni sevdigini kaybetmek istemediğini söyledi. yalandan nefret ederim dedi. bi ton yalan söyledi. her defasında affettim guvendim ona. o benim ilkimdi. kaç kere söz verdi. hiçbirini tutmadı. senin canını kendi canimin üstüne koydum ben seni uzemem ki dedi. kimsenin uzemedigi kadar üzdü. her şeye rağmen onu sevmekten vazgecmedim. ama o en sonunda tek telefonla bitirdi işi.kısa ve öz cümlelerle. özür dilerim dedi. ben eski sevgilimi unutamadim.bi daha beni arama. sonra kapattı telefonu yüzüme. hiç gözünü kırpmadan öldürdü beni. akşamına eski sevgilisiyle yeniden başladık çok mutluyuz gibi şeyler paylaşmışlar. beni, insanlara olan güvenimi, inancımı bendeki her şeyi yok etti. tek kelime edemedim arkasindan sadece sustum. neler geçti içimden sustum. ya ben gerçekten çok salaktim herşeye rağmen ona güvenip inandım. ya da o fazla karaktersiz.